internet cafe'de counter strike oynarken flash atma yasağını delen elemana söylenir. olay büyümesin diye yapan kişi gizlenir ama millet böyle kendi kendine güler.
burada görünce gülümsememe neden olan ve anılarımı depreştiren, yerine göre komik, yerine göre de kavga başlatabilecek olan sözdür. benim hikayeme gelirsek;
efendim, yıllar önce iş dolayısıyla istanbul sıraselviler'de ikamet etmekteyim. oturduğum daire dört katlı dar bir apartmanın en üst katına kaçak olarak yapılmış ve aşağıdan görülmeyecek biçimde mimarisi şekillenmiş bir daire idi. penceremin önünde ise pervazımsı bir çıkıntı bulunmaktaydı. bu çıkıntıya ekmek kırıntısı koyunca sağdan soldan güvercinlerin üşüştüğünü keşfedince bir helecanlandım ki sormayın gitsin. derken, ben işi azıtıp neredeyse bütün ekmeği pervaza koyup onlarca güvercinin saldırıya geçmesini ve ekmek kırıntılarıyla savaşmalarını zevk içinde izliyor iken, pencerenin baktığı sokaktaki, pencerenin tam altına gelen kebapçıdan gelen bağırtıyı duymamla irkilirim:
hangi hayvan atıyo lan bunları!
bu sözü duyan ben kişisi, ani bir refleksle camı kapatır ve yere kapaklanır. dairenin aşağıdan görülmemesi hususu, bir nevi rahatlama unsuru olarak kullanılmaya çalışılır.
ve ertesi gün aşağıdaki bakkalla yaşanan diyalog:
bakkal: abi o ekmekleri sen mi atıyodun, hep lokantanın masalara gelmiş?
ben: ne ekmeği, yok canım!
bakkal: abi o zaman demek ki senin altındaki gerizekalı atıyodu, olmaz ki canım böyle!
ben: demek ki, evet. hoş değil tabii. insan düşünür biraz. neyse sen bana bi winston vercen mi?
bakkal: buyur abi.
...anlaşılmadı ve ben de kimseye ilişmedim, zaten çıkacaktım o evden...