yediğim tek ve en güzel balık türü. manken hamsi olmayacak ama böyle minik minik, lezzet fışkıracak etinden. damağımda yitip gitmeyecek hemen, yarım saat tadı silinmeyecek. işte böyle acaip bir şekilde de anlatılabiliyor bir balık.
ah hamsi tava yanına misir ekmeği, ah.
karadeniz li biri olarak hiç ama hiç sevmediğim bir balık türü. hani derler ya hamsi için karadenizlilerin vazgeçilmezidir diye, külliyen yalan. kendimden biliyorum. *
Benim adım Hamsi. Hani geçenlerde büyütmediğin, yarım bıraktığın hamsi.
Beni bilirsin. Hayatı dolu dolu yaşamak isteyen, enerjik bir balığımdır. Hızlı geçen zamana çok şey sığdırmaya çalışırım. Aileme bağlılığımla ünlüyümdür. Bir günümü onlardan ayrı geçirmek istemem. Bizde bir efsane vardır. Bana büyük büyük babam anlatmıştı. Ona da büyük büyük babası anlatmış.
Çok uzun seneler önce, denizler kir tutmaz, güneş havayı kirletmez iken, su dünyasının incileri bizlermişiz. Bütün balıklar kendilerini görebilmek için bizim yüzeyimizdeki yansımalarına bakarlarmış. Geceleri bir yandan karaya yakın yerlerde yüzerken, sırtımızdan yansıyan ay ışığıyla parıldarmışız.
işte bu kadim güzelliğimiz, parlaklığımızmış koca koca teknelerin aklını başından alan… Daha büyümeden, bizi avlamışlar ve şimdi soyumuz tükenmeye başlamış, annem öyle dedi.
Lütfen henüz yavruyken bizi avlamalarına izin verme. Görmüyor musun geleceğimiz tehlikede? Duyduğuma göre, 21 Haziran'da benim ve diğer türden balık kardeşlerimin avlanma boyumuz hakkında karar alacaklarmış. Hala vakit var. Bizden vazgeçmeyeceğini biliyoruz.
Aslında bir süre önce bazılarınızla anlaşmaya vardık. Ne yapalım ne edelim diye düşünürken, birçok türden balık arkadaşlarımızla birlikte Greenpeace'e gittik ve konuştuktan sonra bizim hayatımızı kurtaracak, 'Seninki kaç cm' adında bir kampanya başlattılar. Sen de bizim için imza atmışsın, haberini aldık. Sana minnettarız. Ama yetmez. Beni büyütmeden yarım bırakmışsın. Şimdi beni büyütmeye devam et.
ikinci Dünya Savaşı'nda Almanlar'ın ve 1956da sovyetlerin Karadenize attığı kimyasal silah dolu binlerce varil ve konteyner çürümeye başladığı için Karadeniz'deki her canlı gibi, nesli tehlikede olan balık türü.
hiç bitmeyecekmiş gibi avlanan, una bulanıp sıvı yağda kızartılan, limonuydu filan tadına doyulmayan bir tür balık. daha dikkatli avlanılması gerekiyor.
hem fırında hem de ızgara da pişirilen ve manyak lezzetli olan küçük balık.
fırında böyle full soğan, üzerine full domates, üzerine temizlenmiş hamsiler ve aralara serpiştirilmiş biber (köy biberi derler biraz geniş olanlardan) ile manyak lezzetli oluyor. dün gece vardı, öff be abicim, öff öff!
not: kilosu 4 tl idi.
yemekten bıktığım balık türüdür.. babam sayesinde balıktan zaten tiksindim haftanın 5 günü balık mı pişer evde arkadaş..? hayır yani karadenizli değiliz,babam norveç te balıkçılık yapıp ellerini nuticinayla da ovuşturmuyor.. nasıl bir balık nasıl bir hamsi aşkı olan bir ailede büyüdüm belli değil.. (bkz: çok dertliyim be sözlük)