olay manisa turgutlu 'da gerçekleşiyor; bir kadın evinin yakınında bir parkta spor yaparken kırmızı arabasından inen suçlu kadına saldırıyor, küfürler ediyor ve burada bir daha spor yapmayacaksın diyerek tehdit ediyor. "kadın hamileyim lütfen vurma!" demesine rağmen vurmaya devam ediyor, sonrasında kaçıyor. kadın ifadesinde her yerim kapalıydı, erkek ya da kadın olduğumu anlaması bile zordu! diye ifade veriyor ki "her yerim kapalıydı" demesi bile acı verici. bu açık ya da kapalı olayı değil. bu kadının özgür olmasını kaldıramayanların ve bir kereden bi' şey olmazcıların eseridir tebrikler.
sabah sabah gerçekten oturup ağlamama neden olmuş haberdir. ağlamamın nedeni ne inanın ben de bilemiyorum... bu ülkede kadın olmanın zorluğu mu? bu adamın hiç bir ceza almayacak olması mı? hamile olduğunu söylediği, lütfen yapma dediği halde darp edilmeye devam edilmesi mi? bu adamın cezasız kalmasının başkaları üzerinde cesaretlendirici etki yapacak olması mı? bir kadının spor yapmasına bile tahammül edemeyen erkeklerin oluşu mu? bir yanda da her yerde "kadın spor yapacahh, fit olacahh". diye kendi göbeğine bakmadan ahkam kesen erkeklerin oluşu mu? gerçekten bilemiyorum...
Eşi hamile olan biri olarak söylüyorum ki, eğer bu durum benim eşime veya bir yakınıma hatta ona da gerek yok, yoldan geçtiğim anda sıradan birine yapılacak...
Yedi cihan cümle alem gelmişimi geçmişimi siksin ki indikleri o arabaya bağlar sürüye sürüye şehir turu yaptırır, gider paşa paşa teslim olurum...
saldıracak tabii ki en doğal hakkı, hatta saçlarından tutup yerlerde sürüklemesi, ağzını burnunu kan revan içinde bırakması gerekiyordu az bile yapmış. niye mi;
ANKARA BÜYÜKŞEHiR BELEDiYE BAŞKANI MELiH GÖKÇEK:Anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün, günahı ne? anası ölsün öyleyse.
ESKi BAŞBAKAN YARDIMCISI BÜLENT ARINÇ: KAHKAHA ATAN KADIN iFFETSiZDiR.
ESKi MiLLi SAVUNMA BAKANI VECDi GÖNÜL: TÜRK KADINI EViNiN SÜSÜDÜR
MALiYE BAKANI MEHMET ŞiMŞEK: KADINLAR iŞ ARADIĞI iÇiN iŞSiZLiK YÜKSEK
AKP MiLLETVEKiLi SEFER ÜSTÜN: Tecavüzcü kürtaj yaptıran tecavüz kurbanından daha masumdur.
AiLE BAKANI SEMA RAMAZANOĞLU: Ensar Vakfı’na yöneltilen cinsel istismar iddialarına ilişkin, "Buna bir kere rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz.
bu sözleri söyleyenler bu ülkeyi yönetenler ve bu sözleri söyleyenlere alkış tutan, savunan, oy veren herkes bu yaşanan ve ileride yaşanacak nice iğrenç olaydan sorumlu olacaklar. Nasıl ki şehitlerimiz için bile yayın yasağı getirtilip halkı hissizleştirdilerse, bu benzeri olaylardan sonra da aynı şeyleri yapıp halkı uyutacaklar. Hepimiz ağır bir komadayız ve uyanmak bile istemiyor gibiyiz. Beyinlerimiz dolmuş, kalplerimiz donmuş, vicdanlar kör sağır dilsiz.
bu ülke diye başlattıracak olay. bu tamamen toplumsal çürümenin boyutu başka birşey değil. 14 yıldır bu ülkenin yöneticileri kadını , kadınlığı aşağılayarak sokakta ki köpeklerine cesaret vermekten başka birşey yapmıyor. yahu siyasetle , akpyle ne alakası var diye birileri kendini ortaya atacaktır. var işte. bunlar devletin televizyonunda çıkıp demediler mi hamile kadın sokaklarda gezmesi şöyledir böyledir diyen , bunlar değil mi tecavüzcüler madurlarıyla evlendirilsin diyen. bu zamana kadar yüzlerce kadını aşağılayıcı demeçleri var. Sokaktaki itler tamamen bunlardan güven alarak rahat rahat hareket ediyor. 28 kişinin tecavüzüne uğrayan nç ' ye rızası vardı diye ceza indirimine gidilmedi mi. ayşegül terzi otobüste şort giydiği için tekmelenmedi mi? bu ülkede gencecik çocuklar (bkz: ali ismail korkmaz) tekmeleyerek dövülmedi mi. Madencilerin akrabaları (bkz: yusuf yerkel) başbakan danışmanı tarafından tekmelenmedi mi. tüm bunların hepsi fiziksel olarak zarar vermek için atılan tekmeler değildi. senin, benim , kız kardeşlerinin , annenin özgürlüğüne vurulan tekmelerdi. ve bu kimsenin umrunda olmadı. söz konusu kabataşta türbanlı bacım hayali deri elbiseli adamlar gördüğünü iddaa edince kadın özgürlüğü olurken bizimkisi rızası vardır, haketmiştir , o saatte orda ne işi varmış oluyor, barbarlık cezasız kalıyor.
ülkedeki siyasi aymazlığın toplum üzerindeki negatif etkileri işte.
bunu yapanın suçsuzmuş gibi gezmesine mi yanarsınız, yanına kar kalmasına mı yoksa zavallı kadının durumuna mı bilinmez ama bilinen bir hakikat var, o da; millet artık öyle yozlaştı ki, iktidar, koltuğunu sağlama alayım derken millette ne onur ne gurur ne de iyi niyet bıraktı.
tebrikler akp, bu senin ve sana oy verenlerin eseridir. ülkeyi getirdiğiniz hukuksuz ve derdest ortamı bu.
kadının söylediklerinin özellikle şu kısmı ne denli iğrenç bir zihniyetle karşı karşıya olduğumuzu gösterir nitelikte:
"Üzerimde kapşonlu bir mont vardı. Montumun her yeri kapalıydı. Erkek veya kadın olduğumun bile, ilk bakışta anlaşılması oldukça güçtü".
o kadar korku aşılanmış ki kadına, kendini savunmak adına gösterişsiz giyinerek suçsuz olacağını düşünüyor. senin zaten suçun yok bacım, ilk önce o erkek müsveddesi gibilerinin mabadını genişletmek, sonra da yeni nesile düzgün eğitim vermeden düzeleceğimiz de yok!
yurtdışında yaşıyorum, türkiyeye dönmeye korkuyorum, ailem türkiye de olmasa bu gibi itlerin yüzünden bir daha dönmezdim. mis gibi ülkeyi ne hale getirdiniz yazık.
akp karanlığı ile palazlanan şerefsiz yobaz dincilerin bir diğer saldırısı! elbet bir şekilde bu karanlık dağıtılacak ve o zaman bir yobaz piçlerinin icabına bakacak aydınlık!
saldırganın yakalandığı ve umarım hakettiği cezayı alacağı olaydır. polislerin yakaladığı saldırgan artık mahkemenin elinde ve mahkemenin bu olaylara bir dur demesi gerekir artık!