altındağ belediyesinin alt taraflarında küçük şirin bir eski ankara mahallesidir.yapılan restore çalışmalarından sonra büyüleyici bir güzelliğe kavuşmuştur.içerisinde çok sayıda cafe,restoran bulundurmaktadır.hacettepe yurduna yakınlığı sebebiyle çok sayıda hacettepelinin uğrak mekanı sanırım.ankara'nın sessizliğini bir de burada yaşamanızı tavsiye ederim.kızılay'dan,bahçeli'den bunalan bünyelere iyi gelebilecek bir havası var.restore çalışmalarından sonra mahalle sakinleri hala burdaki evlerinde yaşıyor.kapı önlerindeki ninelerle,sokaklarındaki çocuklarla özlenilen tarzda bir mahalle.canlı sanat müziği keyfini de yaşayabileceğiniz mekanı da mevuttur.
Her gidişimde kendimi Ankara'nın griliğinden soyutladığım tarih kokulu mecradır. Sokaklarında dolaşırken ruhum dinlenir, sanat Sokağı'nda oturup çayıma patatesli gözlemeyi katık ederim. Bir de erkan oğur'un sesi yankılandı mı sokakta yakarım sigaramı üflerim göğün göğsüne... Ayrılmadan evvel muhakkak uğrayıp Tacettin Dergâh'ına Muhsin Yazıcıoğlu'nun mezarı başında duamı ederim.
Orada içtiğim Dibek kahvesi'nin tadını başka yerde bulamadım, ya mekân güzel yapıyordu ya da Hamamönü tadına tat katıyordu, bilemiyorum. On beş kişiyi bulan arkadaş buluşmalarımızda, canlı müzik yapan mekânın terasını kapatmış gibi hissederdik kendimizi... Sanki bağlamadan başka bir şey çalınamazmış gibi düşünürdüm, hatta bağlama bile modern kalırdı. Kopuz çalınmalı, sokakları onun sesi doldurmalıydı.
Ankara'nın göbeğinde tarih, sizi sımsıcak kucaklar burada.
hacettepe üniversitesi sıhhıye kampüsüyle içiçedir. kütüphanede devreleri yaktıktan sonra bir bardak çay içmek için gidilir, şöyle bir tur atılır ve insan olduğunuzu tekrar hatırlarsınız. defalarca gidilesi yerdir.