genelde renkleri fosforlu sarı ve turuncu olan günün hatta günlerin terini içinde barındıran, maçta ilk golü yiyenlerin giydiği, iki takımı birbirinden ayırt etmek için kullanılan yeleklerdir. ama malesef renk ile değil koku ile ayırt edilir maçta o ayrı bir konu.
iğrençlik abidesidir. dünyanın en yakışıklı erkeğini perişan eder. maça hatun çağırırsın bir bakmışsın ilk golü yemişsin ve o iğrenç şey sırtında. karizma yerlerde. sen istediğin kadar gol at, poziyona gir. ipleyen kim ? hatun bir daha ne gelir ne arar ne sorar.
genel olarak turuncu sarı pempe yeşil olmaktadır önünde ve arkasında kebapçı reklamından tutunda ayakkabıcı reklamına kadar reklam barındırmaktadır. ne kadar saydığım renklerde üretilsede genelde siyah renk oalrak giyilmektedir. nitekim yıkanmamakta ve herkese verilmektedir. mikrop yuvası olduğu gibi burun kırıcı bir koku deposudur.
bir ton para verip tuttuunuz takımın orjinal formasını alırsınız, o tuttuğunuz takımın formasını giymişsinizdir, amacınız o forma ile sanki profesyonel futbolcu misali halı sahada koşturmaktır, ama giderken dua edersiniz, "umarım yelek giyen takımda olmam" diye, ama genelde o yeleği giydirirler, yelekli takımda yer alırsınız, o yelek o formayı kapatır, daha maç başlamadan ilk golü yemişsinizdir.
giyilmesi sakıncalı olan yelektir. çünkü bu yelekler fosforlu olduğu için rakip takım topa bakarken bile sizi rahatlıkla süzebilir, kalecide aynı şekilde. Bu sebepten dolayı genellikle kendinizi unutturamazsınız ve rakip pas hatası yapmaz.
Bu sebepten dolayı ilk golü yiyen, yazı tura atma veya halı sahada daha az para ödeme yöntemleri ile giyenler tespit edilir.