her halısaha maçında illa ki bir tane bulunan tiplerdir bunlar. oynayacağı altı üstü halısaha maçıdır. hadi turnuva gibi birşey olsa neyse.
erkek türk milleti klasiktir. cumartesinin tatil olmasını fırsat bilen bu tipler cuma günü halısaha maçı yapar. lan, tüm türkiye'de aynı bu.
bizim kahramanımız ise halısahaya en az 20 dakika evvel gelir. anında giyinir, ısınmaya çıkar. hadi ısınması neyse, hamlık var, sakatlık yapabilir. ama o tozluklar, o kemiklikler ne lan? sanki şl finaline çıkıyor! önünde dönerci recep usta'nın yeri reklamı olan nazilli sanayispor formasını da giymiş. bir artistlikler, bir havalar...
ısınırken de acayiptir bu adam. diğer maç bitince sahaya gider ve ısınma hareketlerine kaldığı yerden devam eder. açmalar germeler, kelebekler. prensibi de vardır bu lavuğun. kesinlikle topla oynamaz. sahaya girip hemen kaleciye şut abanmya başlayanlara da ciddiyetsiz gözüyle bakar. o, herkesten uzak sahanın köşesinde ısınmaktadır.
maç içinde de ayrı bir dünyadır arkadaşımız. hep ciddiyet sürekli ciddiyet. takım arkadaşlarını uyarmaktan geri kalmaz. "hasan bas abi,bas abi, bas abi". o hasan'ın şimdiye kadar bu herife basmaması bir mucize zaten. hasan, bas oğlum şuna.
bu efendi maç içinde gol atmaya görsün. hemen hasan şaş'ın brezilya'ya gol attıktan sonraki tribine girer. sağ el emre aşık tarzı yumruk yapılmış şekilde görev bölgesine dönerken gelen tebrikleri de soğuk bir şekilde karşılar.
maç bitiminde ise bu elemana dikkatli bakın. sessizdir. galibiyeti de mağlubiyeti de ağır başlılıkla karşılar. duşunu alır, parasını verir. en erken bu ayrılır sahadan. kendisi artık "gece hayatına da çok dikkat eden" futbolcudur.
böyledir halı saha maçını çok ciddiye alan adam. bu ağzına tekme atılası herif, taşşak geçilesi maçları final müsabaksına çevirir ciddiyetiyle. adamı kanser eder.
para verdiğinden ve ortada mücadele olduğundan gattuso' nun sahip olduğu motivasyonu bünysinde toplamış elemandır. haklıdır tabi bir yerde, maksat spor yapmaksa parkta da koşulabilir.
fiziksel mücadeleden de hoşlanan bi bi adamsa tadından yenmez. zira sürekli 2 li mücadeleye girmek yada attığın her golden sonra bu adam ın gözüne gözüne bakmak kadar eğlenceli bişi olamaz.
küçükken teneffüs aralarındaki maçları kenardan izleyen kişidir. oyuna girerse de kaleci olur bu.
bizim sınıfta bi kız vardı. futbol oynardı bildiğin. hatta maçlarda kaleye onu koyarlardı. onun yerine olması gereken erkek çocuklar da melun melun bakardı. e sonra hırs yaparlardı tabi!
yazık lan!
halı sahayı çocuk parkına çevirip 'hadi kardeşle uslu uslu oyna, salıncağa sırayla binin' tembihlerini ezberlemiş minik kuş stilinde takılan mr. fair play den yeğ olan adamdır.
halı sahada son yarım saat cıvıma ekolüne kesinlikle karşıdır. cıvıyan arkadaşlarına çeşitli tepkiler gösterir. pis pis onlara bakar, elini falan "ne yapıyor ya bunlar?" şeklinde kaldırır. ama bilmez ki o son yarım saat cıvımak ne kadar tatlı bir duygudur.
sosyal hayatta sorunları olan insandır. istediği işte çalışmıyor, hedeflerine ulaşamamış, iyi bir aile yaşantısı olmayan, hanımından fırça yiyen bir adam olması muhtemeldir.
1 2 gol attıktan sonra kendini roberto carlos gibi hissedip tribünleri ateşlemeye çalışır lakin tribünde sadece evsiz ve şarapçı olan abimiz vardır oda uyanırsa anca küfür eder. birde bunun kardeşi vardır bunun ciddiyetinde oda dışarda oldumu kendini fatih terim sanar böyle bi ailedir bunlar.
halı saha maçına bir adet eski çubuklu forma, bir adet beyaz şort *, beyaz konc, bittimi daha bitmedi tekmelikte olur kesinlikle *... herneyse şekil düzgün tamam, hava futbol oynamayada elverşli maç başlar daha ilk dakikalardan konuşmaya başlar, yok pres yapıyoz, adamları döndürmüyoruz beyler tamam mı hadi bakalım diye de gaza getirir milleti kendi ne yapar hiç bi sikim yapmaz anca konuşur. bide çok çirkef olur böle adamlar her boka itiraz eder. belli ki adam futbol sadece futbol değildirsözünü baya bi ciddiye almıştır. velhasıl kelam böle adamları çok ciddiye almamak lazımdır...**
genelde sahada bir iki tane bulunur bu karekterlerden, rakip takımlarda iseler hemen birbirlerine bilenir ,kafa göz dalarlar hırslarını alamazlarsa takım arkadaslarına gattuso edasıyla bağarırılar. genelde 1 saat dolmadan maçın sonlanmasına neden olan arkadaşlardır.
ikinci bir tür ise genellikle futbolla zamanında haşır neşir olmuş ,bir baltaya sap olamayınca kendini halısahalarda avutan arkadaştır. uzaktan kaleyi yoklamaları, maç öncesi topla birkaç estetik hareketleri ile ön plana çıkarlar. maç sonunda ise kendilerinden başka herkesi suçlarlar.
her halı saha maçına lazım adamlardır. halı saha maçlarının cıvıtma potansiyeli göz önüne alındığında, bu adamlardan takımlara birer ikişer serpiştirmek gerekir.
bir de ; herkesin olabildiğince mevkiisinde oynaması takıntısı vardır ki; kesinlikle elzemdir, gereklidir.
(bkz: beni tanıdılar, sen kaç.)
