son albümü aksamüstü yle tekrar piyasa yapmaya çalışan ama kendine hiçbirşey ekleyemedigi gibi kendinden zamanla birçok şey götüren adanalı şahıs.halbuki severdik bir gece vaktişarkısını,al beni,nereye saklarsın,aksamlar en güzel şarkılarıdır.ancak bir daha böyle şarkılar gelmemiştir.
ne zaman eskişehir de konsere gelse,heee haluk un yine parası bitmiş konsere geliyor dememize sebep olmuştur.
cover olayını abartmı$ insandır. eski $arkıları severek yorumlayan ve bu kadar çok eski $arkı yorumlayan bir $arkıcı yoktur herhalde... ho$, beste yapacağına cover yapsındır, bizim için daha yararlı olurdur...
elfida gibi derin buhranlar nuksettiren $arkilar sebebiyle fazlasiyla nefret* ettigim $arkici. yapma canim yapma arkada$im gecenin bir vakti huzun denizinde kulac atmanin bunyeyi soktugu bicimi du$un hele ki dibe batip boguldugumuzu, yazik insanliga, en cok bana.
anamızın karnında pop dinlerken kendisi rock yapan ve şu anda da çok sağlam ve hatta türkiyenin en iyi elemanları ile çalışan (davul:arbak refik dal, gitar:göktuğ şenkal) başarılı müzisyen.
anadolu rockın kilometre taşlarındandır.gülendamdan beri her yaptığı albümün çıkış şarkısı uzun süre dillerde kalmıştır.bunla da kalmayıp türk rockına unutulmazlar bırakmıştır.
çoğunun düşündüğünün aksine pkk yanlısı değildir.malum konserde anlaşma 12 şarkı üzerine yapılmış fakat o 5 yada 6 şarkı sonra sahneden inmiştir.
kendisinin şarkıları için sözlükte " haluk levent ten beklenmeyecek düzeyde güzel bir şarkı" betimlemesinin sıkça yapıldıgı ve bu betimlemelerin toplamının iki haneli bir sayı oluşturdugu düşünüldügünde kendimizi kandırıyoruz dememe sebep olmuş türk pop-rock çı.
son yıllarda popüler kültüre yakınlaştı gerekçesiyle haklı haksız birçok eleştiriye maruz kalmış kişidir. yıllar yılı yaptığı yardım konserlerini promosyon malzemesi yapmadığından olsa gerek, üç akordan öteye gidemeyen popçu-rockçı olarak karalanmıştır. oysa ki o üç akorla gitar çalmaya heveslendiğimizi unutup, piyasada çamura sıvanması gereken bir tabur da adamı geçip, hep bu adamda takıldık, çamurun en yapışkan kısmını ona attık.
şimdi radyolarda elfida diye bir şarkı döner, bu şarkının hikayesini bilen bilir. bilmeyenler için de en iyi kaynak ahan bu sözlük mecralarıdır.
yine en başa dönersek; bu adam da popüler kültürün şarabından içiyorsa eğer, popüler kültürün nimetlerinden faydalanıp bunu elfida gibi biçarelere sunuyorsa, az da olsa paylaşıyorsa eğer, diyeceğim şu'dur ki popüleri ben yiyim, kültür size kalsın...
bir an da olsa sürüden beri dur, kafayı çıkart arkana bak..kendine bak..
yaptığı müziği popçular pop değil rockcılar rock değil diye sevmez. buna rağmen türkiye'de kendine özel dinleyici oluşturmuş ender insanlardandır. yaptığı müzikal işlerin "basit" olduğu iddia edilir; ama basit olduğu kadar etkilidir ki bu ülkede piyasada kendisi kadar uzun süre barınan ve kendisi kadar albüm çıkardığı her albüm belli satış rakamları yakalamış olan birilerine rastlanamamaktadır. ama olayın müzikal boyutunun ötesinde bir şey var: bu başlığın altında bu adamın karakterine dair edilmiş birçok kötüleme var. ama bunun karşılığında bu adamın sayısız yardım konseri var, elfida vakasındaki gibi yardım örnekleri var. bütün bunları da populistlik olsun diye yapmakta bu adam değil mi? mesela barış akarsu olayında da hastaneye ilk koşan adam olması, akarsu ailesinin kendileri adına konuşacak kişi olarak bu adamı seçmeleri hep tesadüf ya da adam kendi reklamını yapıyor bu sayede televizyonda gözüküyor ya... çemberimde gül oya klibini kazım koyuncu'ya adaması da demagojiden ibaretti... yardımseverliğini falan geçtim de bu adam bana vefanın istanbul'da bir semt olmaktan başka anlamlar da ifade ettiğini gösteriyor genelde ve sırf bu yüzden takdire şayandır. ha vefalı birisidir diye elbette ki yaptığı işi beğenin; adamı eleştirmeyin diyecek değilim sadece kendisinin bir de bu yanına ışık tutayım istedim nacizane bir biçimde...
