çikolatadan çalıyorlar. resmen çalıyorlar. çok severek yediğim bir besindir ama o çikolata o kadar ince ki, elma kabuğu bile görece daha kalındır yani. akılları gitmiş herhalde dökerken "aman dur çok olmasın dur bir damla daha dökme durrr!!" şeklinde bir yapım aşaması var sanırsam.
harika atıştırmalıktır. bi de krem şanti çırpıp içine parçalar halinde kırıp meyvelerle zenginleştirerek dondurduğunuzda tadından yenmez. güzel bir iftar tatlısı olabilir bu sıcak yaz gününde.
tam tamına 4 ısırıkta bitirirdim küçükken. o derece hastasıydım yani hiç baymazdı bir de üst üste birkaç tane yediğim olurdu akabinde de en yakışan şey tabii lıkır lıkır içilen süt.
yeni reklam sloganıyla insanı kendinden soğutan, bir zamanlar pek lezzetli bulunan ancak artık sevilemeyen abur cubur.
o ne itici bir reklamdır öyle. reklamdaki veleti de parçalamak istiyorum. alakalı olarak;
(bkz: reklamlarda oynayan antipatik çocuklar)
küçükken bunun ambalajını ellerimizle çitileme hareketi yaparak parlak toz elde eder; sökülen parlak parçalarını yüzümüze sürerdik. sim gibi olurdu. yapan başka insanlar da var mıydı acaba?
Fatih Sultan Mehmet padişah olduğu zamanlar kuyruklu bir yıldız görünmüştü. papa o zaman yıldızı "Türk ve müslüman dostu zındık yıldız" olarak aforoz etmişti. Bu kuyruklu yıldızın daha sonra Halley olduğu öğrenildi. Balkan Savaşı'nda Bulgarlar çatalca' ya kadar ilerlerken Halley kuyruklu yıldız tekrar göründü ve kilise adamları "Türklerin uğur yıldızı göründü, Bulgarlar yine mağlup olacaklar" dediler ve dedikleri oldu.
coinage yoluyla türetilen kelimeleri en iyi örneklerden biridir. "çikolata kaplı iki bisküvi arasında marşmelov" olan bu yiyecek türünün markası isimleşmiş ve artık diğer markalara da halley denmeye başlamıştır.
ne olursa olsun tadı süperdir. eti cin gibi, en az çocuklar kadar büyüklere de hitap eden * yiyecektir.
