the o.c dizisinde sevgili marissa'nın öldüğü sahnede çalan ve insanın tüylerini diken diken eden şarkı. arkada takla atmış yanan bi araç, it's gonna be okay diyip duran ryan'ın kollarında don't leave stay diyen marissa tepeden bi çekim ve fonda hallelujah..
amerikanyan filmlerinde karsilasilan son derece cheesy ve de yapmacik sozdur. olayin gaziyla soylenip izleyici allah halley posetine sigdirsin dedirtir.
"hallelujah! you received a new message from god." şeklinde komik bir mesaj uyarı sesinde kullanılan, "şükürler olsun" anlamına gelen ingilizce kelimedir.
cumartesi ilkokul bahçesinde basketbol oynayan mikrofonkafa zenci gençlerin koca götlü kız kardeşlerinden oluşan, pazar günü seten entari giyip kiliselerde toplaşarak topyekün söyledikleri kudretli ilahi.
isa'dan beri süre gelen bu şükran söylemini, george frideric handel bestelemiştir.
jeff buckley'in sanılan ama cohen'in parçasıdır. repeate alınır saatlerce dinlenir... yapacağınız hiç bir şeye kendiniz karar veremediğiniz gibi, bu mereti dinlerken göz yaşlarınızın akıp akmayacağına da siz karar veremezsiniz.
Jeff Buckley usul usul damarınıza zerk ederken bu meşhur şarkıyı o uyuşturan sesiyle, ''budur işte..''diye gözlerinizi kapatıp zamana karşı durabileceğinizi size hissettiren, defalarca dinlenebilecek muazzam parça.
Bakınız: (bkz: http://www.izlesene.com/v...ckley---hallelujah/440465)
25 kere ardarda dinlendikten sonra bunyeyi fazlasiyla yipratan, aglamaktan insani hasat eden parca. sonrasinda hayatinizi soyle bir dusundurten ve her seye ragmen hallelujah dedirten saheser.
nick cave in güzel süper bir şarkısıdır. şarkının sonlarına doğru tadından yenmz. bu da sözleri;
On the first day of May I took to the road
I'd been staring out the window most of the morning
I'd watched the rain claw at the glass
And a vicious wind blew hard and fast
I should have taken it as a warning
As a warning As a warning
As a warning
I'd given my nurse the weekend off
My meals were ill prepared
My typewriter had turned mute as a tomb
And my piano crouched in the corner of my room
With all its teeth bared
All its teeth bared All its teeth bared
All its teeth bared.
Hallelujah Hallelujah
Hallelujah Hallelujah
I left my house without my coat
Something my nurse would not have allowed
And I took the small roads out of town
And I passed a cow and the cow was brown
And my pyjamas clung to me like a shroud
Like a shroud Like a shroud
Like a shroud
There rose before me a little house
With all hope and dreams kept within
A woman's voice close to my ear
Said, "Why don't you come in here?"
"You looked soaked to the skin"
Soaked to the skin Soaked to the skin
Soaked to the skin
Hallelujah Hallelujah
Hallelujah Hallelujah
I turned to the woman and the woman was young
I extended a hearty salutation
But I knew if my nurse had been here
She would never in a thousand years
Permit me to accept that invitation
Invitation That invitation
That invitation
Now, you might think it wise to risk it all
Throw caution to the reckless wind
But with her hot cocoa and her medication
My nurse had been my one salvation
So I turned back home
I turned back home I turned back home
Singing my song
Hallelujah
The tears are welling in my eyes again
Hallelujah
I need twenty big buckets to catch them in
Hallelujah
And twenty pretty girls to carry
them down
Hallelujah
And twenty deep holes to bury them in
Hallelujah
The tears are welling in my eyes again
Hallelujah
I need twenty big buckets to catch them in
Hallelujah
And twenty pretty girls to carry them down
Hallelujah
And twenty deep holes to bury them in
Jeff Buckley'nin hallelujah şarkısının en vurucu satırları çınlıyor hala kulaklarımda.
Seni tanımadan önce yalnız yaşardım.
Mermer kemerde bayrağını gördüm.
Aşk zafer kazanılacak bir yürüyüş değil.
Soğuk ve kırık bir Yakarış'tır.
Oysa ki şarkıyı son dinleyişimden bu güne koca bir yaz geçmişti üstünden.
Şarkının tamamında sevgiliden önce ve sevgiliden sonra gibi durumlar ele alınmış.
Onunla tanışmadan önceki huzurlu ve yalnız hayatından bahsedip, hayatına girdiği için hem kızgın hem de mutlu olduğunu haykırıyordu Buckley.
Buckley sevgilisine ve Tanrı'ya fısıldıyordu bir anda ortaya çıkan bu dizelerini.
Meşhur dizelerinin aralarında yaşadığı o yüce ilişkisinden olsa gerek hallelujah yani şükürler olsun diye haykırıyordu.
Aşk denilen kavramın aslında mutlu ve kısa günlerden ibaret olduğunu, dağların arkasında usulca saklanan güneş olurcasına, acısının sonradan çıktıgından ve zafer kazanılacak bir yol olmadığından bahsediyor dizelerinde...
Biten ilişkilerin ardından, sevgilimizin ayrılmadan önce, son öpücüğünü vermek için son kez dudaklarını uzatışını hatırlarız biz.
Bizi en çok mutlu eden ve bize en çok koyan anlar kalır hafızalarımızda.
Ve bittiğinde anlarız aşk'ın zafer kazanılacak bir yürüyüş olmadığı.