saygı duyulması gerekliliği, bilgi kirliği konusunda, halkın mesajları konusunda hemfikir olduğum fakat akp konusunda hemfikir olmadığım yazar beyanatıdır.
ülkemiz adına hayırlı ve güzel şeylerin olmasını temenni ediyorum. umarım çözüm süreci saçmalığına tekrar dönmezler, pkk ya karşı silahlı mücadeleye devam ederler ve "meclistesiniz silahlı bir örgüte gerek yok der". işte bunu yaptıkları gün benden de oy alırlar.
"bana oy vermezseniz her taraf terör olur, kan olur, dolar 8 lira olur, açlıktan geberirsiniz" diye tehditte bulunan bir siyasi partiyi "seçen" halkın tercihini sindiremiyorum. 27 yaşındayım, 3 yıl aktif bir şekilde siyasi partide yer aldım, sayısız stk ve alanda bulundum. siktir git burdan göt kılı. delvet adamlığının da salt adamlığın da ne olduğunu sizin gibi köçeklerden öğrenecek değiliz.
Halk 1 haziranda değil 7 haziranda tercih yaptı bunu bile bilmeyen nesildir bunlar.
ayrıca koalisyon görüşmelerinde çok oy alan parti şart koyar. siz mevzuyu baştan kaçırıyorsunuz. %41 almışım ben, en yakın rakibime 3.parti kadar fark atmışım. Sizin ayağınıza gidip sizin şartlarınızı mı kabul edicem? Hayır tabiki. Halk bana daha fazla oy verdiyse, sen benim şartlarımı kabul ediceksin. bunu da anlamazlar. Kabul etmediler, biz de yeniden seçime gittik. Halk bu kez onlardan bişey olmuyor gördük, al yetki sadece senin dedi. sindirin artık bunu.
Ankara'da yapılan patlamayı hala hükümetin yaptığını zannederler bir de.
Hükümet Sıhhiye meydanını bir gün önceden kapatır, polisleri dizer oraya ki güvenle devlete sövebilsinler diye. Ama buna rağmen bu insanlar hayır biz g*tümüzde bomba patlamasını istiyoruz dercesine ulusta gar önünde toplanıp tepinmeye başlarlar. yanlarına gelen polisleri istemezler. kovarlar. adeta bombacılar için 2-3 pas verirler. ondan sonra bomba patlayınca suçlu hüküme.. hahahaha * buna inanırlar bir de.
4/c ve özelleştirmeleri duydunuz mu sayin yazarlar diye sormak isterim. sendikasız işçilerin varlığından haberiniz var mı? chp döneminde değil, akp döneminde ortaya çıkmıştır bu işçiler. lokavtlardan falan peki ? muhtemelen kelime anlamını dahi bilmiyorsunuzdur. azıcık araştırın hiç olmazsa.
Burada savunduğum zaten chp değildir. Bunu anlamakta güçlük çekiyorsunuz sanırım. Ben akp bunu yapıyor dedikçe siz chp bunu yapmıştı diyeceksiniz.
Ha birde hatırlatayım isterseniz. Ankara'nın göbeğinde cumhuriyet tarihinin en büyük kanlı eylemi hangi iktidar döneminde yapılmıştır? Failler için, terör örgütleri arasında, o piti piti yapan iktidar kimdir ? Ya da roboski ya da suruç ya da cizre ya da reyhanlı ya da ....
Edit: bu başlıkta son entryim bu. Daha da cevap vermem hiçbir şeye.
Gece gündüz durdurak bilmeden çalışıp didinen babaların evlatlaridir efendim. Babalarının kendilerini okutmak, giydirmek, büyütmek için çektiği sıkıntıları dertleri gördükleri için bu şekilde düşünürler. Halkın ne olduğunu kim olduğunu sizin kadar iyi bilirler. Sizden daha iyi bildikleri şey ise halkın haklarıdır.
Kıçları rahat baba parası yiyen ergenlerden oluşur. Halkla bir alakaları yoktur. Her seçimden sonra sonucu sindiremedikleri için internet ortamında saçmalarlar. Hiç bir siyasi bilgileri yoktur.
%51 desteklemiyor diyerek kendilerini iktidar oldu zanneder ayrıca bu kitle.
49,5 + 0,7 saadetçiler de platonik seviyor bizi 50,2 oldu bak * devletler tüm oyları alarak değil, çoğunluğu alarak yönetilir, bunu da anlamazlar bi de bu kitleler.
bu ülkenin koalisyon zamanlarında hep geriye, tek başına iktidar zamanlarında hep ileriye gittiğini araştırmak zor olmasa gerek. ama bu zihniyet ayrıca bunu da anlamamaya empoze olmuştur.
hristiyan arkadaşlarım var gayette baya baya hristiyan adam. kilisesine gidiyo geliyo, kimsenin karıştığı yok. inanca saygı yok deyip, 1-2 tane uç örnek gösterip gerçekten inanca saygı yok izlenimi vermeye çalışır ayrıca bu kitle.
cinsel tercih dedi bi de, tövbe est. git evinde ne b.k yiyorsan ye, gelip taksimde onlarca tövbe est. değişik, yumuşak, ılık herifi toplayıp eylem yapıcam dersen, ya da bunların avukatlıklarını yapıcaksan kusura bakma azcık müdahale edelim. bu bir tercih değil, hastalıktır.
giyim konusunda, çık sokağa. istediği gibi giyinemeyen birisini göster bana.
evinde, meyhanede, barda istediğin zıkkımı içmene bişey diyen var mı?
kıyafete saygı demiş cümle dolsun diye bi de. kıyafet özgürlüğü artık var, önceden yoktu geldi o.
halkın inanç, cinsel tercih, giyim, içtiği iceceğe, kıyafetine saygı duymayanlarin sandıkta iktidar olunca saygı beklemesi ne kadar saçma. bu arada 7 hazirandaki sonuçlara niye saygı duymadınız onu da bi sormak lazım!
edit: saygı duymuyorsunuz. içinizdeki seste öyle demiyor. bırakın halk özgür ayaklarını. elinizden gelse o insanları linç edersiniz.
Laga luga yapar bu nesil ayrıca, bi de bebek falan derler.
bana Ali Babacan'ın "asgari ücret 1300 lira olacak demedik" dediği videoyu gönderecekti, hala gönder'e'medi. Gönderdiği videoda öyle bir şey demiyor. Arkadaşa malum oldu. Demogoji yaparak kendilerini zeki falan zannederler.
bazen diyorum, yazdıklarını okuyayım belki mantıklı bir şey vardır. laf salatası. sindirememezlik ürünü yazılar falan. neyse siz ürüyün, biz yürücez. Kemal, Devlet ağlıyo tuvalete gidin sizde.
Halkın tercihini değil, tercih edileni sindiremiyoruz biz. Aradaki fark dağlar kadar büyük.
Hem internet nesli de değiliz koçum. Hani %50'nin evde zar zor tutulduğu zamanlarda biz alanlarda, sokaklardaydik. Sizin haklarınızı savunmak gibi büyük bir gaflete düşmüştük o vakitler. Ama artık umrumuzda değil. Alan razı satan razı sonuçta.
Edit: önümüzde koskoca 4 sene var. Vaziyet tekrardan 7 hazirandan öncesine dönecektir emin olun. Yine herkes ak parti gitsin diyecek ve ak parti iktidardan indirilecek. Ve o zaman tekrardan ortaya geçtiğimiz 5 aydaki gibi akp'nin algı operasyonları çıkacak. Umarım bu 4 sene içerisinde gözünüz daha bir açık olabilir.
halk 1 kasımda kararını verdi ve sıra sıra şunları söyledi.
AK Parti: Yolsuzluk sesleri çıkarsa, kibirlenirsen, istediğimiz zaman iktidar yetkini alırız. Akıllandın ve yetkini geri verdik. Çalışmaya devam et.
CHP : Nasıl siyaset izlersen izle, artmaz eksilmez. Ama Kılıçdaroğlu 7 Haziran sonrası izlediği politika ile oyunu korumayı başardı. Davutoğlu ile koalisyon görüşmeleri olsun, gar patlamasından sonra koşarak devlet adamı gibi görüşmeye gitmesi olsun, bunların hepsi oyunu korumasına sebep oldu. Çıkıp "koalisyon görüşmelerinde görüşülenleri açıklarsam davuroğlu zor durumda kalır" sözü itici kaçtı. Davutoğlu açıkla dedi, açıklayamadı.
MHP : Devlet adamı değlsin, hayır diyerek siyaset olmaz diyerek adeta çok sağlam bir tokat attı.
HDP : Terörle arana mesafe koymadığın sürece kimse seni sallamaz dedi.
Gelelim asıl mevzuya, internet nesline. internette üretilen her türlü yalan haberi alıp burada o haberlere tapan, kendi ülkesinin yöneticilerine başka ülkeden birileri küfrettiğinde onu alıp harika bir şeymiş gibi sunan, devlet adamlığı konusunda zerre bilgisi olmayan, hükümet ile devlet ayrımındaki o ince çizgiyi kalın kafalarıyla fark edemeyen garip zihniyet..
Algı yönetimi sadece webde tutar, tutuyor da. Yolsuzluk iddiaları olsun, yalan haberler olsun. Bunları halk sallamıyor güzel kardeşim. Halk reele bakıyor. Halk şehrindeki yapılanlara bakıyor. Halk cebine bakıyor. Senin gibi hayal dünyasında yaşamıyor.
Daha bu gün yaşadığımız bir örneği anlatayım,
karaktersiz bir arkadaş "ali babacan asgari ücret 1300 lira olacak demedik" dedi diye haber paylaştı. bende dedim ki, böyle bir şey yok. Bu haber tekzip edilir, boşa heveslenme. hemen trt'de yayınlanan programın linkini vermiş heyecanla * izledim programı. Asgari ücretin 1300 lira nasıl olacağının adımlarını anlatıyor. Devlette işleyişin nasıl olduğunu anlatıyor. Davutoğlu balkon konuşmasında "lan bundan sonra işçiye 1300 vereceniz tamam mı" diyecek diye bekleyen zihniyete, asgari ücret komisyonuna öneri sunulur ve hükümetin sunduğu öneri her zaman için ağırlıklıdır diyor. adam bunu kalkıyor, "ali babacan asgari ücret 1300 lira olacak demedik" dedi diye haber yapıyor. bizim herşeye atlayan internet nesli de bunu gerçek zannedip sağda solda nara atmaya çalışıyor.
Ee sonra noluyor? Kendini düşünen halk AK Parti'ye oyunu veriyor. Nasıl olur da halk AK Parti'ye oy verir diye birbirinizi yiyorsunuz, efkarlanıyorsunuz. Üzülüyorum olm size, o yüzden bu çabam. Siz de hipnozdan, yalan haberlerden, sözcüden, postadan kurtulun. Hükümetçi olun demiyorum, devletçi olun biraz.
Ha bi de, sağcı medyayı okuyan aptal, siz sözcü okuyorsunuz, zekisiniz ayağına kandırıyorlar ya sizi. o asıl koymalı size. hele seçim günü sözcünün okurlarına "beyninizi yanınıza alın" demiş olması da ayrı komedi.
neyse abicim, kendinizi yırtmaktan, yalan haberlere malzeme olmaktan vazgeçin. Erdoğan'ın 2002'de başlattığı kervan 2019'a kadar yürüyecek. Siz de görevinizi yapıyorsunuz gerçi ama gelin, devletçi olun diye önerimi sunayım ben.
