islam en modern dindir, doğru yorumu ve laik uygulamasıyla bir devlete ne tehlike teşkil eder, ne de (devlet yönetimine karışmadığından dolayı) bazı çıkar gruplarının sömürü aracı olur. bireylerin şahsi inancı ise onları bağlar, kendi zevk ve mutluluklarıdır. modern islam yorumları bireyleri sıkıntıya sokmaz, ibadet kişisel tercih, ruhani bir zevk ve toplumsal mutluluk olur (bayramlar neşeli olur, recm olmaz, madımak olmaz, kubilay olmaz). ancak malesef bu durumu sağlamış ilk ve son ülke de tehlikededir.
dinde kesin emirler pek enderdir. kutuplarda kaç saat oruç tutulacağı ya da tesettürün ne şekilde olacağı hep tartışılmaktadır. Bu belirsizlikler yüzlercedir, bu nedenle birtakım garip hocalar ve sahte alimler istedikleri şekilde yorumlar getirerek birtakım çıkar gruplarının cahil halkı istedikleri şekilde yönetmelerine ve sömürmelerine zemin hazırlamaktadır. Özellikle bilime karşı islam duruşuyla modern öğretilerden yoksun bırakılarak uyutulan halkın din sömürücülerinin tuzağından kurtulamaması sonucu sömürü düzeni devam ettirilmektedir.
Jet-Pa larla, faizsiz kar paylarıyla, sömürüye baş kaldırmayıp diğer dünya için yaşayan fakir koyun-işçi sınıflarıyla, biraz arapça bilen cahil hocaların imece usulü baş üzerinde tutulmalarıyla bezenmiş, ve birilerinin gemiler aldığı, bankalar aldığı, altınlarını küplerine doldurduğu, aynı zamanda ülkenin de düşmanlarına karşı parçalanmış ve zayıf düştüğü, milliyetçilik yerine ümmetçiliğin pompalandığı karanlık bir düzen.
işte böyle bir ortamda, kendisine doğru yolun gösterildiği şanslı bir ülke halkının (%97'si müslüman olan bir ülkede laik çağdaş bir cumhuriyetin atatürk tarafından kurulmuş ve ilkelerinin belirlenmiş olması) gene de gidip ''atatürk ilkelerine karşı bir partiye oy vermesi'', onların karanlıkta yaşamayı ve cahil kalmayı hakettiklerini göstermektedir.
hiç bir toplum bunu haketmez. özellikle kurtuluş savaşını kazanmış ve daha b.ktan bir durumdayken demokrasiyi seçmiş bir halk bunu asla haketmez sözlerini akla getiren bir görüştür..
mantıksal hata yüzünden tepki görecek ifadedir. "halkın yobazlık kuyusuna düşmesi" daha uygun bir tabirdir kanımca. islam dini en beyaz dindir. kirletmek isteyen; onu dünyevi işlerine,siyasete alet edenlerin yüzünden böyle anılması yanlıştır. yıllardır Kur'an-ı kerim'i arapça okuyup hiçbirşey anlamamış, yobaz meallere mahrum kalmış halkın son zamanlarda bu din sömürüsüne iyice kapılıp bambaska bir yöne gitmesine yol açar bu tarz ifadeler.
dinimiz güzel seyleri emreder. sapık bünyelerinin isteklerine bunları kurban eden zihniyeti kötüleyelim derken islamiyet karşıtlığı olarak algılanmak en son isteyeceğimiz seydir.
minareleri süngü, kubbeleri kalkan olarak nitelemek islamiyeti karalamak değil de nedir?
dün tv'de bedrettin dalan bir sohbette güzel bir örnek verdi : kuran'a ya da islam terbiyesine göre fakirlere yardım gizli ve çıkar beklemeden yapılmalıdır. bunlar kömür/gıda paketini davulla zurnayla ve tv kameralarıyla yapıyorlar...
islamın karanlık yönü, ''cima'da öpüşenin çocuğu sağır doğar'' gibi milyonlarca yorumla halkı cehalete mahkum eden (ancak sözü geçen) islam alimlerinin halka etkisi, ve bundan yararlanan ve bu nedenle bu gibi kişileri halkın başına musallat eden sermaye kesiminin bozduğu düzenlerdedir.
türbanın islamın emri olduğu bile kesin değilken bugün gazetelere bakarsan, üniversitelerde türban, sanki, islamın bu dini elden gitmiş millete geri kazandırılmasının bayrağıdır, bir türbanla herşey hallolacak, kız babalarının namusu kurtulacaktır sanki. oysa mısır fiatlarıyla oynayarak, vergi afları çıkararak, devlet memuru maaşıyla ''gemi almak'', yani birilerinden dolaylı dolaysız para çalmak ve halkın güveni ile kişisel menfaat sağlamak, islam terbiyesine uygundur, ya da islamı hiç ilgilendirmemektedir sanki.
atatürk'ün hepsinden daha müslüman (ya da cennetlik diyelim) olduğuna eminim.
aşırı ışığın gözde körlüğe neden olması ve kişinin kendi karanlık dünyasına girmesi olayının tespitidir.
din inananın ise, bu şekilde dinin karanlık ile olan orantısını doğru orantı olarak algılayan beyinlerin inananları karanlık olarak nitelemeleri hümanizmden ileri gelmektedir...ısrarlarının nedeni bu, hakaretlerin nedeni de seviyelerinden kaynaklanmaktadır. (bkz: yersek)
bedreddin dalan gibi hakkında türlü iddialar olan birisinin bu denli rahat konuşması kendisinde gizli bir müçtehit ruhunun varlığını haber etmektedir. bu tarz konularda askeri ve siyasi bir lider olan devletin kurucusu m.kemal atatürk'ün sıklıkla dillendirilmesi sanırız atatürk'ü koruma kanunundan da faydalanarak kişisel fikirlerin tersliğini düz göstermek için olabilir. (bkz: yersen)
