kücüklügünden beri büyükleri kendilerini sürekli bir seylerle korkuttugu icin insanimizin yumusak karnidir bu korkutma ve itaat etme durumu. misal gece altini islatan cocuga bir daha yaparsan pipinin/kukunu yakarim diyen anane ya da gece gece sokaga cikma yerler insanlara mühürlendi cinler dolasir bu saatte deyip cocugun gece altina isemesini birak adeta sicirtan böylelikle pipiyle beraber dötü yaktirtmaya ananeye yardim ve yataklik eden babanne ve hatta aksam tirnak kesilmez mezarda ters dönersin sakiz cigneme gece korkuturlar diyen hala vb. es dost akraba sayesinde bünye öyle bir kivama getirilmistir ki korkutarak bir adami kendine kul köle yapabilirsin. bak sana diyorum eger bana su getirmezsen aksam karabasanlar gelir seni yir, cabuk kalk bilgisayarin basindan yoksa musallat olurlar bak ben karismam diye diye kardesimi ufak bir psikopat ayni zamanda kisisel yardimcim konumuna getirmisimdir ne yalan söyleyeyim. simdi durum böyle olunca kitleleride cinle periyle korkutamayacagina göre (aslinda yapiliyorda bu ekonomik kriz bambaska, daha etkili) ver ordan korkuyu. kriz geliyor, geldi, gelecek, amerika, banka kredileri, mortgage, faiz, cari acik diye diye insanlarin beynini kemirdiler. yapmayin lan korkuyorum valla. gecen yolda adama reel faiz dedim rengi mengi atti abi dur yapma diye basladi üstüne bide gayri safi yurtici milli hasila desem adam toptan gidecek. bono var mesela bir de dur dur korkma hemen sarkici o one love one life falan diyor.
"temel özgürlüklerini güvenlik uğruna kurban edenler, aslında ne güvenliği ne de özgürlüğü hak ederler." (benjamin franklin)
ekonomik güvenliğin, kısaca paranın, fiziksel güvenliği doğrudan doğruya etkilediği tarih boyunca defalarca kanıtlanmışken insanları ekonomik çöküşle korkutmak, onlardan biraz daha koşulsuz kan talep etmek için atılan sinsi bir adımdır. aynı insanların sandığın ağzındaki parmak izleri siyasiyi siyasi yaptığından, ekonomik kriz gerçekten varken onu gizlemeyi de öğrenmek gerekir. paranın keyfine yönelik kurulan mitler, dünyanın gördüğü en görkemli dışkı olan politikayı bir değişmez haline getirir. sonuçta olan halep cephesindeki mehmet ile taos cephesindeki joe'ya olur.
