Artık bunlar o kadar sıradan oldu ki hayatımızın bir parçası halini aldığından kimse yadırgamamaya başladı. Neden belli düzensizlik. Normalde atıyorum yarım saatte bir gelen bir otobüs varsa şoförü vaktinde gelmiyor ve bir yarım saat daha gecikme oluyor. böyle olunca yolcu sayısı artıyor. yolcu sayısı artınca şoförün dur kalkı da artıyor ve böylece gideceği yere geç gitmesi durumu oluşuyor. bunu da istemiyor azar işiteceğinden o yüzden basıyor gaza sabırsızca duraktan insanları alıyor. e insanlar bakıyor otobüs dolu binmek istemiyor ama eli mahkum biniyor çünkü zaten bir saat beklemiş oluyor otobüsü. yani bir düzensizlik diğer düzensizlikleri doğuruyor.
yıllardır binmediğim otobüse dün bindim yer olmadığı için ayakta gidiyordum birbirine yakın dört kadının kucağında bebekleri vardı. sonunda biri dayanamayıp ağlamaya başladı bunu duyan diğer bebeklerde ona eşlik etmeye başladı, otobüste kadınlar arasında küçük bir kritik yapıldı ve ağlama işini başlatın elebaşı bebeğin aç olduğuna karar verildi. annesi hiç vakit kaybetmeden memeyi sarkıtıverdi bebekler sustu ve otobüs huzura kavuştu.
Uzun yıllardan beri halk otobüsleri ile bir yerden bir yere gitmişliğim bulunmamaktadır. Ancak dışardan geçerken baktığımda bile o dip dibe sıcakta o terin içinde olduklarını görünce ne kadar zorluk çektiklerini görebiliyorum. Kimisi okuma kimisi çalışma çabasında herşey geleceğini daha güzel yapabilmek için bir koşuşturma içerisinde. Hayatı kolaylaştırması için seçimlerle bir yerlere gelen B.başkanlarınada buradan selam olsun.