Malın teki şekil olsun diye istasyonu köprünün ortasına koyduğundan dün akşamın 8'inde soğukta tek başıma yarısına kadar yürüdüğüm köprüdür. Tırsmadım değil aslında.
istanbul şehri; tüm tarihlerde bulunduğu zamandan bir hayli önde olmuştur. bir çağı kapatıp, diğer çağı kucaklamistir.
istanbul trafiği de sehrinin kuruluş amacına hizmet ederek, iyi ya da kötü, zamanından bir hayli ileridedir.
istanbul eski idare başkanları, idari yönetimler, partiler, hukumetler bu konuya her zaman ilgi göstermiştir. "istanbul'un trafiğini cozerim" vaadi siyasi kanadın kullandığı cok etkili bir yöntem olmuştur.
son çeyrek yuzyilda istanbul ile ilgili siyasi/idari konumlarda görev alanlar, artık bu vaadi terketmis durumda gozukmekte.ve bu karar aslında gerçeğin farkına varmaya başladıkları sevincini dogurmustu.
zaten istanbul'da trafik sorunun çözümü bulunamaz, burada trafiği cozemezsin, akıcı cozumlerle trafiği rahatlatırsın.
bu tarz olumlu yaklasimlara ters olarak da, istanbul'un siluetini bozan haliç'teki metro köprüsü, uluslararası konsey ve stk'ların goruslerine kulak kapatilarak tamamlanmış, tarihe bir yara vurulmuştur
her devrin şehridir istanbul
binlerce yıllık mimari eserlerle dolu olan bu şehir, tüm dunyada medeniyet köprüsü olarak kabul edilmiştir.
ancak son zamanlarda bu çark tersine çalışmaya başladı. belki tarih bizden -bizim yuzumuzden- vazgeciyor.bunun doğru olmadığını -yine bizim- göstermemiz lazım.