futboldan anlamayıp mesleğini sürdüren hakem.bugün kü konyaspor-ibb maçında da görüldü ki bu adam avantaj nedir , kendini kandırmaya yönelik oyuncuya kanmayınca sarı kart gösterilmelidir , biri sakatlanınca oyunun akışını bozmayacak şekilde oyunu devam ettirme gibi kurallardan bi haberdir kendisi sayın düdük. selam ediyorum tekrar burdan.
fenerbahçe'ye ya da her hangi bir kuruma bok atmak değil amacım, bugün fenerbahçe galip gelsin diye herşeyi yaptı kendisi, maçın ilk yarısında vermediği kartlar ve maçın en kritik dakikasında ibb yi 10 kişi bırakışı takdire şahandı.
bugün oynanan sivasspor-galatasaray maçını katledip nasıl hakem olduğunu sorgulatan futbol katili.
eğer bu maç 1 kırmızı kartlık bir maçsa herkes sahaya çıkıp rahatlıkla birbirini bıçaklayabilir. sivaslı stoper sedat, sivaslı keita, abdul kader keita (3 defa atılmalıydı, oyundan çıkmasının tek sebebi rijkaard'ın atılmasını engellemekti), barış özbek, mesut bakkal ve frank rijkaard isimli kimseler içinde eğer bugün sadece barış o kırmızıyı gördüyse, ilk yarıda hakan balta'nın kabak gibi elle kestiği ortada o penaltıyı çalmadıysa, orta sahada oyuncular birbirine tekme tokat girdiklerinde seyrettiyse bu kişinin yaptığı hakemlik haramdır, yazıktır, günahtır. sırf tipinden dolayı hakem olduysa kenan imirzalıoğlu bundan iyi hakemdir.
şimdi ozan ipek motor takmış gibi kaçan sabri'yi kovalıyor, yetişemeyeceğini anlayınca arkadan kayıyor, düşürüyor sabri'yi. düşürürken de ayağını kaldırıyor. arkadan müdahale, yani sarı kart. ayağını kaldırması ekstra tehlikeli, yani sakatlamaya yönelik hareket, yani kırmızı kart çıkartırsanız kimse laf söyleyemez.
neeskens'in aşırı tepkisi bundan. onun yerinde hemen hemen kim olsa çıldırır, tepinir, öfkesinden kudurur. ama neeskens'in de yaptığı bir saçmalık var. yetkisi olmadan oyun alanına müdahale etmek. hiçbir teknik direktör öyle sahaya girip, üstüne üstük bir de oyuncuyu itip kakamaz. ozan ipek yaptığı faulün sertliğinin farkında, sinirlenmiş sabri'den belki özür dilemek için tekrar sahaya girecekken neeskens tarafından çılgınca sarsılıyor.
halis özkahya ne yapıyor peki? durumu farkedip oyunu durduruyor, koştura koştura pozisyona müdahale etmeye geliyor. elinde sarı kart ile geliyor. öncelikle oyun sahasına müdahale ettiği için tribüne göndermesi gerektiği neeskens'i yatıştırıyor, bununla kalmıyor, elini tekrar cebine atıp kırmızı kartını da çıkartıyor. e sarıyı çıkardık, bari rezil olmayalım diye düşünüp, sarıyı hiçbir suçu olmayan sabri'ye yapıştırıyor, ozan ipek'e de kırmızı patlıyor.
şimdi ben bir şeyi merak ediyorum. bu sarı kartla sabri cezalı duruma düştü. galatasaray'ı takip eden birisi rahatlıkla söyleyebilir ki sabri sezon başından bu yana en istikrarlı performans gösteren oyunculardan bir tanesi. suçu olmadan sarı kart gösterilip, cezalı duruma düşürülüyor. peki ya ozan ipek? halis özkahya elindeki sarıyı tahminen ona çıkartacaktı. sarısı kırmızısı farketmez, öncesinde dediğim gibi sakatlamaya yönelik hareket olarak yorumlarsanız, kırmızı karta da kimse ses çıkartamaz. peki elinizde sarıyla gelip, sonra bir de kırmızıyı çıkartıp, e gelmişken ikisine de yapıştırıyım kartı gibi bi mantıkla bir oyuncuyu cezalı duruma düşürüp, öbürünü de direk kırmızıyla cezalandırıp, birinin 1, öbürünün 2 maçına mani olmadı mı bu hakem şimdi???
şimdi bursaspor da galatasaray da pfdk'ya itiraz edebilir ama yumruğa 3* küfüre 4* maç ceza veren bir federasyon ve disiplin kuruluna itiraz etseniz ne olur, etmeseniz ne olur...
günümüzde bütün yerli futbolcular maç başı para alıyorlar. yazık değil mi peki onların emeğine ki ikisi de sezon başından beri istikrar yakalamış, iyi performans gösteren oyuncular.
hakem olmakta zor be dimi... bütün bunları bi anda düşünüp karar vermek, eyyam yapmamak, kimliği belirsiz kişilere çalışmamak...
zor hakkaten. insan beceremeyeceği işlere hiç kalkışmamalı.
yerinde olsam dünkü gs-bursa macından sonra düdüğümü asma kararımı aldıgımı tüm kamuoyuna duyururum. arda bir pozisyonda arkadan o kadar tekme yiyor ki hakemin bu pozisyonda faul calmamasına sinirlenip topu taca vuruyor. bursalılar da olayın farkında olduklarından topu aldıkları gibi gs'lilere veriyorlar. bizim halısaha maclarında hakemsiz yaptıgımız seyleri bildiğin tsl macında izledikten sonra hakemin oradaki varlıgını,uzayda kapladıgı yeri,soludugu oksijeni sorgularım ben arkadas.
bu gün beşiktaş maçın da izledim kendisini. kendisi eniştemin amcasının oğlu olur söylemesi ayıp.Kütahya doğumludur. yazları görüşürüz ama dediğim gibi biz hakemlerle dost olmayız olamayız.
12 aralık 2008 gençlerbiriği galatasaray maçında ceza saha içinde oluşan bir pozisyon sonrası futbolcuların yanına gelip you, you i see everythings demiştir.
iki hafta önce oynanan kayseri trabzon maçını mükemmel yönettiği için oğuz sarvan tarafından ödüllendirilip bu hafta gençlerbirliği gs maçına verilen hakem.
bunun adına skandal derler. dünyanın hiçbir yerinde bir futbol maçının bu kadar içine edipde ertesi hafta maç alan başka hakem yoktur zannetmiyorum. bunlara maç yönettirmekte ısrar edecekse oğuz sarvan kendisi istifa edip gitmelidir.
28 kasım 2008 kayserispor trabzonspor maçından sonra düdüğünü bir kenara bırakarak adam gibi istifa etmesini bilmelidir kendisi bence. bir hakem maçın içinde bir faulü görmeyebilir, bir penaltıyı görmeyebilir, ya da bir vuruşun çizgiyi geçip geçmediğini görmeyebilir...( aslında görmeli, eğer o seviyede maç yönetiyorsa görecek kardeşim. ama diyelim ki görmedi. göremeyebilir diyelim. insanıdr diyelim.) fakat bir maçta bu kadar yanlış yapılmaz. söz ettiğimiz maçı izlememişler için; bir penaltı kararı kesin yanlış, bir penaltı kararı tartışmalı, bir de çizgiyi geçmeyen bir vuruşu gol sayması var tabii. daha çok varda bunlar maçın kaderini etkileyenler.
ben olsam istifa ederim yani. o kadar da ciddiyim.
Ankaragücü Başkanı Cemal Aydın ın Fenerbahçe maçı için daha kimin tayin edildiğini kimse bilmemesine rağmen telefonla aradığı artizler artizi hakem.Yeni bir hakemdir ama ismini ilerki yıllarda bol bol duyacağımız kesindir.