kendisini profesör sanıyor. her şeyi o biliyor güya.
icraat yok ama laf çok adamda.
bir keresinde ışıl yücesoy un kocasına çok benzediği için bir aralık kılığını değiştirip o adam olmuştu. ama ne hikmetse konuşmasını filan da düzeltti, rahmi koç gibi oluverdi. böyle komşum olsa illallah ederdim.
sevdiğim bir karakterdi. hatta bu adam yüzünden lamia ve sabriye'den nefret ederdim. kendinden zayıfları ezerken, kendinden güçlülere paspas olurdu. fidan adında bir metresi vardı. bir ara hapse girip çıkmışlığı vardır. dizi ve filmlerde kötü karakterleri sevmemin miladıdır.
"sabriye rakımı getir ulan !"
"lamiaa gel buraya kız !"
"babaya şantaj mı yapıyorsun sen ? yazıklar olsun sana verilen emeğe semiha."
"hanımağam affet beni ! büyüklük sende kalsın."
karısı ile bir diyaloğu şu şekildedir:
--spoiler--
sabriye= halil'im zengin oldun. ne güzel ! paraları idareli kullan.
halil= merak etme sabriye. kullanırım.
sabriye= kumar oynama, pavyona gitme artık halil'im. onu kastediyorum.
halil= benim keyfimin kahyası mısın ? ister oynarım, ister oynamam ! (delirerek)
şimdi kumara gideceğim. canıma değsin. beni sinirlendirmesen olmaz di mi ? her gece her gece bu lakırdı !
sabriye= ama halil'im !
--spoiler--
Rakısı gelmedi diye Sabriye ye bağırıp çağıran rakısı geldikten sonra bugün ramazan içme Halil diyen Sabriye ye niye ramazanda önüme rakı getiriyorsun Sabriye diyerek tekrardan bağıran koca yürekli Halil idolümsün aq.
