bu ne büyük bir acıdır demekki galatasaraylı için ya . kardeşim o kadar büyük kulüpsün ezeli düşmanın değil ki yenildiğin ezeli rakibin . galatasaray'ın korunmaya kollanmaya ihtiyacımı var ki çıkıp konuşuyosun .
hele ki yok fenerbahçe taraftarları küfür etmiş , yok yabancı madde atılmış e hatırlayalım eski maçları çok eski değil yani geçen seneyi ondan önceki seneyi hatırlayalım 1300 küsür müydü sahaya atılan yabancı madde sayısı? durun bi bokunuz kurusun
.
ayrıca hadi tamam galatasaray kaptanına kimse el kaldıramaz da roberto carlos neden kroşe yiyor kardeşim o zaman . bundan sonra kaptanlar dayak yemesin gerisi ölsün bari .
çıkıp yarım saat fenerbahçe tribününden bahsediyorsun , 20 saniye hakan balta'dan bahsetmiyorsun . bilica'dan bahsedip keita'dan bahsetmiyorsun .
boşver halduncuğum korkma geçti . sen artık onu bunu bırak git bokunla kule yap .
son yaptığı açıklamayla okumayı tam olarak bilmediğini anladığımız, gs lıların en ufak olayda dahi tüm futbol kurumlarına ağlama geleneğini bir kez daha ayyuka çıkaran, uzun boylu kel olmasına rağmen uzun saçlı yürümeyi bilen ancak konuşmayı bilmeyen fazla abartılmış yönetici...
Hakem bünyamin gezer neden maça çıkmıştır neden maçı oynatmıştır diye feveran etmektedir. Sahanın içindeki değil dışındaki ayak oyunlarıyla uğraşarak hem kendisini hem de camiasını küçük düşürmüştür.
bir de racon kesiyor beyzade...neymiş gs kaptanına el kaldıranın bu sahalarda yeri olmazmış. Boş atıp dol tutmaya çalışmaktadır. Saha içinde her futbolcu her futbolcuya el kaldırabilir, gs kaptanının bir ayrıcalığı yok...
bilica da baroni de bu sahalarda yerlerini alacaklar haldun efendi...açılan pankartı okuyamadın herhalde.
'galatasaray kaptanına kimse el kaldıramaz' lafı ile gözlerden yaş gelene kadar güldürendir. fenerbahçe maçından bir önceki maçta ali sami yen'de trabzonspor maçı oynandı hatırlarsınız. bu maçın ilk yarısında rakip futbolcuya tekme atıp hakem tarafından görülmeyen oyuncu kimdi?
ali sami yen'de döversiniz yine, merak etmeyin. hakem kollar dan galacticos'unuzu. yazmayayım dedim de, el freni de bir yere kadar..
her başarısız insan gibi, ağlayıp sızlanıp suçu üçüncü kişilere yüklemeye çalışan fason yönetici. konuştuklarının ileri tutar yanı yok zaten o konuya hiç girmeyeceğim de, konuşma kabiliyetinin de bu kadar kötü olduğunu hiç bilmiyordum. basın toplantısının sonuna doğru "galatasarayda hayal yok, galatasarayda gerçekler var, burası galatasaray" gibi bir şeyler dedi. şu meşhur pvc tezgahlarından teypten sesi gelen kıza benziyordu konuşma tonu. "pvc kaplanır, kimlik, ehliyet, nüfus cüzdanı, pvc kaplanır, gel vatandaş gel, pvc kaplanır"
sevimli ama kapasitesi sınırlı insan evladı
başarıyı sahiplenip
ama o başarının aslında fiyasko olduğu ortaya çıkınca ona buna bok atarak adresi saptırma meraklısı şahsiyet !
gerçekleri söyleyip, onuncu köyü mumla arayanlardan.
aratanlar utansın.
galatasaray yenilebilir, o hiç problem değil.
de elini vicdanına koy bi zahmet de şu hale bak:
kafası yarılan bir hakem, oyunu buna rağmen başlatan bir hakem, yıllardır aynı terbiyesiz tavrı izleyen bir seyirci, konuk ettiği takımın kaptanıyla uğraşan bir futbolcu, ona yumruk atan başka bir futbolcu, konuk takımdan birini canından bezdirene kadar ilerlemesin diye ayaklarına kapanan başka bir futbolcu, biten bir maç, galatasaray'a küfrettikleri ayan beyan ortaya çıkmış bir spor yazarı, bir fbtv programcısı, tüm bunlara rağmen aynı vurdumduymaz tavrı takınan bir taraftar.
bütün bunları es geçiyorsan zaten haldun üstünel'in sana anlatacağı ne kalmış?
sadece kendi camiasının çıkarından bakarak açıklamalar yapmıştır. ne yazık ki gözümdeki değerini yitirmiştir.
bilicaya verilen cezayı az bulmuş sayın üstünel. fenerbahçe yönetiminden kimse çıkıp keita nın cezası az yahut kavga başlatan arda ya niye ceza verilmedi diyor mu? kimse fenerbahçe topçusuna vuramaz diyerek kabadayılığa kalkıyor mu? bırakıyor ki gerekli kurumlar cezasını versin. bir itiraz edilecekse de bunu gerekli kuruma gereğince yapıyor.
sayın üstünel demiş ki renklere göre ayrım yapılıyor. antalyaspor fenerbahçe maçında pazar akşamki derbiyle neredeyse benzer olaylar yaşanmasından ötürü antalyaspor a 15.000 tl para cezası verildiğini ancak aynı olaylardan ötürü fenerbahçe nin iki maç seyircisiz oyanama cezası aldığını bilmiyor sanırım.
bazı kararlar hakemin insiyatifindeyse o kararı hakem verir. neye dayanarak verdiğinin önemi yoktur. hakem kararı verdiyse hakeme niye bu kararı verdin demek doğru olmaz. tıpkı bizim farklı açılardan defalarca durdurup ilerleterek anladığımız bir pozisyonu hakemin bir saniyede ve tek bir açıdan yanlış görebileceğini bildiğimiz bir pozisyon için konuşmak gibi. siz çıkıp da hakeme niye penaltı verdin derseniz hakem düdüğü verir gel sen yönet der. kendini maça çıkabilcek durumda görmeyip maça çıkmasasaydı ve tekrar edilen maçı yine fenerbahçe kazansaydı. o maça konsantre olmuştuk ertelendiği için yenildik diyecektiniz eminim. bırakın bu işleri.
19 mayıs 2007 tarihindeki tatil edilmemiş bir galatasaray - fenerbahçe maçından zerre kadar utanmayıp, çıkıp basın toplantısında hakemin hayati tehlike atlattığı zırvalarına giren yönetici. bir de o maçın emsal teşkil etmesi ve cezanın da ona göre verilmesi gerektiğini söyledi. yani haldun bey eşit ceza istiyor heralde. bu adama yalnızca allah'tan kork denir başka birşey denmez. o maçta sahaya istanbul'un bir yıllık su ihtiyacı atıldı bizimkiler gıkını çıkarmadı. önder'in şişe yağmuru altında top saklamaya çalıştığı pozisyon çabuk unutuldu heralde. ama bir tane şişe için dünya kadar kıyamet kopartıldı. şu videoyu izleyin elinizi de vicdanınıza koyun. varsa tabi.
linkoln ve helano gibi transferleriyle gönlümüzde taht kurmuş kişilik. daha iyilerini bekliyoruz kendisinden ve gözyaşlarını da silmesini temenni ediyoruz.
hakkında galatasaraylılardan çok fenerbahçelilerin entry girdiği kişi. yapılan yorumlara bakılırsa bazılarının futboldan değil de taşşaktan fazla anladığı da anlaşılıyor.
harry kewell'ın sene sonunda bitecek sözleşmesi üzerine "sözleşmeyi yenilemek 3 dakika sürer" diyerek gönüllerde taht kurmuş yöneticidir. (bkz: in haldun we trust)
karizma adamdır. acaipte cool takılır. hep aynı şekilde sevinir. her maça gider.
çok arkadaşı vardır ama yanındaki adamlar hep değişir.
saçları limonla şekillendirir.
atletico madrid maçı öncesi, "elenirsek türkiye yi terkederiz " tarzı açıklamalar yapmasından korktuğum gs yöneticisi. zira aklı başında bir yöneticiye benziyor kulübünün konseptine aykırı olarak. gerçi öyle bir açıklama yapsa bile sözünü tutar herhalde, turgay kıran gibi ülke sınırlarımız içinde bulunmaya devam edip sözünü yemez.
ricardo costa'yla anlaştık derken valencia'nın araya girmesiyle göd olmuş galatasaray yöneticisi. başarılıdır kendisi. kewell'ı biraz daha türkiye'de izlemek istiyoruz.
not:beşiktaşlıyım.