adam dünya çapında yazar oldu, nobel aldı, normal şartlarda en azından bir kitabını alıp okumak lazım. kitapla hiç arası olmayanlar için söyleyecek birşey yok ama kitapla arası olanlar için iyi bir durum değil, dışarıdan kitap okuyan birisi olarak tanınıyorsan nobel almış bir romancının en azından bir kitabını okumamış olmak büyük bir eksiklik. bu eksikliği ben de hissediyorum. belki de yazar hakkında yapılan eleştiriler yüzündendir. yok dili çok ağırmış, yok devrik cümle kullanıyormuş, yok anlamak için kitabı en az 3 kere okumak lazımmış. soğuttular azizim nobel alan adamın kitabını okutturmadılar.
akşam gazetesi yazarı oray eğin masumiyet müzesi kitabının ilk çıktığı çok konuşulduğu günlerde kitabı yarıya kadar zorlayarak geldiğini sonra bıraktığını yazmıştır.
iki lafı bir araya getiremeyen, bozuk şiveli bir yazarın yazdıklarına itibar etmemek sebepli olabilir. türkçe, dil kullanımı, akıcı anlatım gibi unsurlar açısından bir kayıp yaratmaz. kısacası türk edebiyatı adına kayıp sayılmaz. çevirileri iyiyse bir şey diyemem; ingilizcesini falan okuyunca haz alınıyordur belki, çevirmen yetenekliyse.
okumak gerekir. beyaz kaleyi ve kara kitabı tavsiye ederim. beyaz kaleyi bitirdim kara kitabı yarılayıp bıraktım. geri dönmesem de tavsiye edilesi bir orhan pambık kitabı.
Okumuş olma ruh halinden sadece "kara kitap" ve "cevdet bey ve oğulları" nı okumanın etkisiyle fark yaratacak insanlık durumu. Hele şu "masumiyet müzesi" yok mu insan eşya fetişizmine kaptırıyor kendini.
edebiyatçılar için eksiklikten çok artıdır. zira o kadar zamanı o cümle bozuklukları ve anlam karmaşası dolu kitaplara ayırmak yerine 3-5 yazar daha fazla okumaktır.
özellikle bir edebiyat öğretmeni olarka onlara ayıracak vakti olan öğrencilerimi doğrudan ihsan oktay anar'a yönlendiririm. en azından edebiyat görürler.
einstein nobeli kazanalı yıllar geçmesine rağmen hala oturupta bi atom bombası patlatmamaya benzer. hmm evet. tamam saçma oldu. ama sanki yaklaştım biraz ha?
kitap okumayanlar için sorun olmasa da kitap okuma alışkanlığı olanlar için bir eksikliktir.
burada entry giren herkesin orhan pamuk' un en az bir kitabını okumaya çalıştıklarını veya okuduklarını umut ediyorum. zira bilmeden yargıda bulunmak buraya entry giren yazarın bir özelliği olmamalıdır.
bunun yanında kitaplarının edebi değeri tabiki kişiden kişiye değişecektir. bunun otoritesi de kimse değildir.
nobel ödülünü alması olumlu bir gösterge olabileceği gibi olumsuz yorumları da çağrıştırır. orhan pamuk' u kime sevmek zorunda değildir. fakat nedense söz konusu orhan pamuk olunca ortamda bir linç havası esmekte. daha nobel ödülü alana ve o malum açıklamayı yapana kadar kaç kişi tanıyodu bu yazarı? sormak isterim. ya da o açıklamayı yapana ve ödülü alana kadar kitaplarını entellektüel bir havayla mükemmel diye değerlendirip, ardından milliyetçilik duygularıyla bu kişiyi linç etmek hissi de ne oluyo. bu tür tutarsızlıkları her zaman görmedik mi. yıllarca ahmet kaya dinleyip, bir ödül töreninde yaptığı açıklama sonucunda neredeyse linc edilip kaçması, kısa bir süre sonra öldükten sonra da ya biz ne yaptık denmesi, vicdan muhasebsi yapılması maalesef kanıksadığımız örnekler oldu.
kesinlikle eminim ki bu ülkede o malum ödülü hakdeden çok edebiyatçı var. fakat kendi değerlerimizi de bu şekilde yok etmeyelim. nazım'ı unutmayalım. ülkesinden kaçırtılmak zorunda olan büyük şairi. yaşar kemal' i de bu ithamlarla yargılayanlar oldu.
okumama nedenleri, orhan pamuk u yazar kişiliğini bir yana koyup kendi kişiliğiyle ele almalarıysa, sadece bir okur olarak kendileri için "kayıp" olarak nitelendirilecek bir durumdur.
çakal bir yaklaşım. Zira "okumadım ne var?" dersen o zaman eleştirmeye de hakkın olmuyor fakat kişi, "okumamış olsaydım keşke" gibi bir düşünceyi yansıtabiliyorsa belki de daha anlamlı cevap vermiş olabilir. Okuyup da "aman, okuma boşver" diyebilen kişi belki de bir başkasına bir şeyler katabilmiş insandır. Ya da bir başkasını negatif yönden etkilemiş insandır. Yoruma açık. Anlatıma hakimiyet ile politik duruşu çok karıştırmamak gerekir. Bu nokta da kimisinin işine bu iki olguyu karıştırmak gelebilir. O da yoruma açık.
Bana bu cümle söylenseydi, "R.A. Salvatore okumamak daha büyük bir eksiklik" derdim.