valla bak bunu siyasetten ötürü yazmıyorum. partilerle işim asla olmadı. olmaz. ben fikir üreticisiyim. iyidir kötüdür. üretirim. belki faydalanan çıkar.
bak şimdi güzel kardeşim. dünyanın hiç bir devleti vatandaşlarından bazıları ölecek ya da öldü diye oturup ağlamaz. devlet canlı değil, duyguları yok.
devlet bir mekanızma. hem de acaip bi mekanizma.
toprak üzerinde hükümranlık sürmek
vergilerle gelir elde etmek
bu geliri çeşitli görüşlere göre hak ettiğini düşündüğü insanlara dağıtmak.
devlet bunları amaçlar.
100 milyonluk bir devlette 10 bin kişi ölürse devlet ölenlere değil kaç kişi kaldı diye bakar.
bunu söylemlere değil de davranışlara bakarak siz de görebilirsiniz.
koca amerikada bi ilçe yok oldu.
nooooooldu.
ispanya yı sel bastı.
noooldu.
bizden örnek vermiyorum. siyasete girmesin.
peki ne yapacağız.
ailenizi, çocuklarınızı iyi , eğitimli yetiştireceksiniz.
hak kavramını öğreteceksiniz. (dinsel hak değil. insani ve ahlaki haktan bahsediyorum)
yani kısaca kendinizi kendiniz, zenginleştirip, iyi yaşayacaksınız.
başka yolu yok bu işin.
öncelikle devleti yönetenlerin vicdan ve haktan bihaber olduğu yerde ne yetişkinden ne çocuktan bunların eğitimini almayı da vermeyi de bekleyemezsiniz…
devlet kaç kişinin kaldığına bakacaksa çoğunluğa sahip olmalı ki bu cogunlugu 1 dahi azaltmamak için, devlet olabilimek için… elinde ne varsa kullanmalı, denetlemeli, üretmeli ve daha bir sürü şey yapmalıdır.
üreten, düşünen, bilen ve bilecek her nesil için önce yaşam ortamının uygunluğu söz konusudur. zira insan deneyi yapan çok insan musveddeleri var araştırıp okunabilir, olmayan yerde olmayacaktır. o sebeple bence her şeyi devletten beklemek diye bir kavram elbette yok ama devletten beklersin çünkü hakkındır çünkü bir bireyden sonra bir vatandaşsın.
devlet bir şey yapmadan kimden neyi beklesin? bu kadar insan hiçbir felaketten korunmasın, işe gitsin para kazanmasın, yemek yesin zehirlensin gebersin, dışarı çıksın cinayete tecavüze denk gelsin öyle mi?
o devlet her şeyi yapacak kardeşim. devlet kalmak istiyorsa yapacak.
bu sıralanan idealist istekleri hiç bir devlet yerine getirmiyor.
eminim ki gene istatistiğe bakıyorlar.
lan koca amerika da devletin girmek istemediği semtler var. bu nasıl olabilir akıl alıyor mu?
amerika güçsüz mü?
elbet değil ama istatistiksel olarak oraya girmenin bir alemi yok, onlara göre.
1 milyon ilçeden 10 tanesi tekin olmasa ne olacak diyorlar. soldaki sıfır sayısı fazla.
kendimizden başlamamız gerekiyor.
aramızda hayatında hiç torpil yaptırmayan var mı?
trafikte geçiş hakkı adamın diye durup bekleyen var mı?
adamın maaşına bakıp eğer fazlaysa haketmiştir mi diyoruz, kuyusunu mu kazıyoruz.
belediye de tanıdık bulup kaçak katları gölge adamlar mı yapıyor. ya babamız, ya dayımız ya da kendimiz.
kendimize dönmemiz lazım.
ha bunlara bugün başlasak oturması 10 sene sürer.
bunun için de o yaptı ben de yapıcam dememek lazım.
umut var. ufak ufak olacak.
hala vergi alıyorlar ya onu da yapacaklar diyen beğeniliyor. te allaam ya. bu beğeni kriteri, popiler söylemleri olan politikacaıları hemen iktidara taşıyor. siz hala anlamamakta ısrar edin.
her şey ortada ama hala bi tane adam haklı beyler diyen çıkmadı.
böyle zırvaya çok az denk gelirsiniz. Maaşımdan her ay iki asgari ücret kadar vergi kesilsin, araba alırken bir araba bedeli de devlete haraç vereyim, aldığım her ürün için eşek yüküyle vergi alsınlar benden, kullanmadığım köprüyü yolu vergilerimle finanse etsinler ama devletten hiçbir şey beklemeyelim. Oldu birader, başka isteğin?
Edit: kardeş, safsata şeklinde tartışıp argumentum ad populum yapacaksan bana müsaade. Hiç uğraşamam bu kafayla.
vergiler dünyanın her yerinde öncelikle kendi seçmen kitlesine ve destekcilerine harcanır. diğerleri bundan her zaman daha az faydalanır.
iktidar değişince bu sefer diğerleri az faydalanır.
ben uygulamalara bakıp tespit yapıyorum.
bekliyor muyuz beklemiyor muyuz.
devlet, toprakların korunması, bi yere kadar asayiş demektir.
gerisi insanların kendi başaracakları şeylerdir.
her ülkede iktidarlardan şikayet ediliyor da sanki o iktidarlar uzaydan geliyor.
bizim içimizden çıkmış insanlar. neyini şikayet ediyorsun. beğenmeyecektin madem daha iyi insanlar yetiştirseydin.
devlet senin yaşarken devletindir. ölünce değil. devlet ölülerin üzerine kaim olmaz. bu yönden bakılınca haklı bir söylem. diğer yandan devlet, elbetteki asgari olarak vatandaşına hizmet edecek. fakat o da bir yere kadar. tüm önlemleri alması hayatın olağan akışına aykırı. bu sadece Türkiye'de böyle değil, batıda da aynı. sen kurallara uymazsan "gel devlet beni kurtar" diye beklersen çok beklersin. kurtarmaz arkadaşım. maalesef acı gerçek bu. gemisini yüzdüren kaptan. düşenin dostu olmaz bu hayatta. başının çaresine bakacan. herkes kendi aleminde. kimse kimseye acımaz. kimse yaralı parmağa işemez. onu bırak, öyle ki yeri gelir hakkın olanı dahi alamazsın. senelerce uğraştırırlar. öyle anasının gözü bir düzende yaşıyoruz. dünya hayatı böyle. çok birşey beklemeyin bu hayattan. yoksa hüsrana uğrarsınız. hak hukuk adalet hak getire. herşey güçlünün elinde. siyaseti de devleti de iktidarı da muhalefeti de. garibana Allah'tan başka kimse sahip çıkmaz. bunu işin olduğu zaman anlarsın ancak. işin düşmeden önce herkesi kendine dost sanırsın. ama asla öyle değildir. düşünce anlarsın. evet..
