maldır, her zaman onu anımsamaz, gece yatarken yatakta elini penisinden başka değdirecek bir şey bulamayınca arar. bu aşk değildir, ya sevgili olamayanın ucuzluğudur ya da abazanlığın pahabiçilmezliğidir.
sevgilisini eskitememiştir. çünkü gerçekten çok sevmiştir. sevginin kolaylıkla tükenmeyen yüce bir duygu olduğunu bilir. duyduğu aşkın içi boş olmadığı için kesinlikle; takıntılı, saplantılı değil aksine bambaşka bir aşkla çarpan kalbe sahiptir.
hayatı kaymış erkektir. ne gidebilir, ne kalabilir. yaptığı hiçbir şeyi tam olarak yapamaz. bu arada yapamadığı şeyler için pişmanlıklar da duyar. böyle abuk subuk, karmaşık şeyler duygular içinde yaşar gider.
Adam gibi adam olup gerçekten kalpten seven, hat ettiği değeri sevdiğine veren ama karşılığında elma şekerinin sapı elinde kalan ve hayattan soğuma aşamasına girmiş ve sap olacak balta bulamayan talihsiz ve en üzücü olanıda çölde bile kutup ayısına selam veren kişi.
ilk sevgilisine aşık olması muhtemeldir. sonuçta ilkleri hep onunla yaşamıştır. ilk kez onunla sinemaya gitmiş, ilk kez onu öpmüştür.
bolca çivi çakması halinde unutacağını düşünüyorum.
Hala bir umudu vardır. Acının süresini uzatır bu şekilde. Ve ne yazık ki gelen olmaz. Bitmiştir ve herkes kendi yoluna gitmiştir. Bir tek o gidememiştir. Geçmişinde takılıp kalmıştır. Üzücüdür.
