gereksiz bir eylemin haksızlıkla vuku bulmuş hali. herkesten özür dileme modası başladı bu günlerde. halbuki zor birşey olmalı özür dilemek, zor birşey olmak zorunda bunu yapmak... yoksa bi anlamı olmaz ki... üzgün olmakla karıştıran denyolar var herhalde. bu yüzden karşı tarafın istekleri de bitmiyor, kaprisleri yığınla amk. gel gelelim gönül ferman dinlemiyor işte. bir dost kaybetmek istemiyoruz şu hayattan. dostların da ruhları zamanla değişiyormuş napalım. sahi özür dilemek erdemdi değil mi? yapalım mı bunu çok sık. ellerimizi tutup, gözlerimizi de kapatalım olur mu?.. özür dileyelim. dilemek.. püff. kaybol pislik gözüm görmesin..
genellikle çok seven erkeğin haklı olduğu halde sevgilisinden özür dilemesidir. ona kıyamaz, haklı olsa bile araları daha fazla bozulmasın ve konu kapansın diye haklısın bitaneem, haklısın aşkıım demesidir.
öğrenilmiş çaresizlik için güzel bir örnektir. o'nun karşısında o kadar çaresizsindir ki, haklı da olsan haksız da olsan özür dilemek zorunda hissedersin kendini.
ya kesip atarsa her şeyi, ya domuzluğu tutarsa geçen haftaki gibi... evlerden ırak! itinayla öğrendim bunu, defalarca tekrarladım. hem bağırarak hem ağlayarak...
bir erkeğin en lanet huyudur. anasına dahi yapmadığı ayrıcalığı sevgilisine sadece alttan almak ve gözünde yükselebilmek için sergilediği zavallıca davranıştır. x100 tekrar halinde artık öğrenilmiş bir davranış halini alır ve zevksiz, mutsuz ve aşkın bittiği bir sevgililik süreci başlar, ayrılık yakındır. bu davranış çok takdir edilesi olup, yerinde yapılmalıdır. neyse ben patateslere bakayım yanmasın...
özür dilemek, sizin haksız olduğunuz manasına gelmez. karşınızdaki insana verdiğiniz değerin; egonuzdan yüksek olduğunu gösterir... sigmund freud
işte böyle bir şey haklı olduğu halde özür dileyen insan.