biraz önce zaplarken kanalın birinde gördüğüm sanatçı.
ulan sokaktaki insan hadi saçını boyatır, çok nadir dayılardan bazıları bıyıklarını boyatır, o da tamam da bu adam hem saçını hem bıyığını hem de kaşını boyatmış.
bir arabesk sever olarak,sesini ve müziğini bir türlü sevemediğim arabeksci.çünkü yaptığı müzik bana klasik arabeksin çok dışında geliyor ve tat vermiyor.gerçek mesleği sınıf öğretmenliğidir.emekli oldu sanırım.
Hemen insanın aklına Allahsız şarkısı gelir.Ne yaptın deme lan Allahsız diye Bağırır bi ara abimiz ama nakaratın sonunda bir ahh ahh çekişi vardırki olaya son noktayı koyar.
bir mitolojik kahraman gibi geliyor şu sıra bana. hani arabesk müzik sözleriyle, arabesk müzik sanatçılarıyla dalga geçen komik olmaya çalışan heyecanlı tip gibi görünmek istemem ama, canımın çok sıkkın olduğu bir saatte, moralim düzelsin diye dinlediğim bazı şarkılar vardır. mahsun kırmızıgül' ün bir dizisinde bundan 12-13 sene evvel kenan doğulu' nun "yaparım bilirsin" şarkısı gibi. mahsun başlıyor "engel mi mesafeler aşk yolunaaa meşk yolunaaa" ben kahkaha atıyorum. nejat alp' in "arkadaşım" gibi, o şiirlerine bitiyorum. beni hiç bir şey nejat alp' in "geçenlerde başımızdan bir olay geçti" " bi de ne göreyim dersiniz" gibi sözlerindeki kadar eğlendiremez sanıyordum ki; yanılmışım. yanılmışım dostlar, bugün bilgisayarımda kayıtlı bir müziği daha önce neden açmamışım diye kendi kendime küstüm. o parça da, hakkı bulut' un "kıskanıyorum" parçasından başkası değildi. tamam herkes gibi ben de biliyordum bunu ama, sözlerindeki ufak bir nüansı kaçırmışım. aynen şöyle;
elektronik saz girer: dırıdımımmmmm, dırıdımmm..
güneşten gölgeden esen yellerden,
bastığın toprağın her zerresinden,
boynuna taktığın beyaz inciden,
sana selam verip de gecip birinden (burada yükseliyor iyice, birindeeeeeeen)
ne bileyim işte kıskanyorum
sdjsdjsdjsdj. ne bileyim işte mi? bu nasıl bir samimiyet, nasıl bir isyan, nasıl söyleyecek sözü kalmadığının dışa vurumu?
sana selam verip de geçip birindeeeeeeen (isyanın üst noktaları)
sonra şarkı sözünde mısra eksik kalacak, artık nasıl anlatacak bilemiyor,
"ne bileyim işte, kıskanıyorum"
bu nasıl bir tatlı sertlik, nasıl bir bir çaresizlik? uu beybi, oov yea. ehehehehe. (hıh çeken smiley oynat)
gelmiş, geçmiş, gelecek en yetenekli insanlardandır. ayrıca; ben tövbemi geri aldım, tanrım sen bağışla beni şarkısıyla mtv'de bir numarayı görmüş, haftalarca zirvede kalmıştır.
pırlanta gibi bir oğlu vardır ki oğluyla beraber magazin haberlerinde maceradan maceraya koşar. bir gün oğlunu reddeder ikinci gün barışır ağlaşır koklaşır. son dönemlerdeki bu hareketleriyle korku filmlerinden duygusal komedi filmlerine terfi etmiştir.
'henüz 3 yaşında bir kardeşin var,seni ondan bile kıskanıyorum.'şarkısı ile hafızalarda yer eden şarkıcı.bi ara da oğlu ile arası bozuk olduğu için öğlen yayınlanan tv programlarının özellikle esra ceyhan'ın konuğu olmuştu...
Yılın belirli dönemlerinde hayırsız oğlu ile Esra Ceyhan ve benzer türevlerine çıkar, bu programlarda parasal kaynaklı aile uyuşmazlıklarını ortalara döker ciyak ciyak bağırırlar. Bazen Hakkı Bulut oğlunu evlatlıktan reddeder , göz yaşlarına boğulur, bazen de oğul bulut babasını yerden yere vurur, sinir krizi geçirir, işte o anlarda Esra Ceyhan'ın ağzı reytinglerden duyduğu memnuniyetten olsa gerek karanlık bir mağaraya dönüşmüştür.
bir dönem reklam derdine düşüp oğlu ile papaz muhabbetine sarmış arabesk üstadı. oğlu buna şerefsiz baba ayakları çekerken, hakkı bulut canlı yayına çıkıp ben ona üç tana dairemi verdimmmm, babalık yaptım, gene de yaranamadım. tüğğğkiyeeee hakkı bulut yalan söyler mi hiç, bakın bu gözlere diyerek a nightmare on elm street filminden bir sahne sergilemişti.
çok severek dinlediğim arabeskçi. çok sevmemin nedeni ben henüz 4-5 yaşlarındayken evde sık sık kasetinin çalmasıydı. ayrıca intizarı olan şarkıcıdır.
bir de çok hayranı olduğu dönemlerde bir minibüsle bir köye giderken bunun kasetini takmışlar, 'ben hakkı bulut'um' deyince minibüstekilerden dayak yemiş kişidir.