misak-ı milli sınırları için ölmektir. orada ölen sadece toprak parçası için ölmez. çukurca'da görev yapmış olan biri olarak, doğuda görev yapacak asteğmenleri yanına toplayan bir komutan şunları demiştir belki vatan kavramının bir asker için sadece toprak olmadığını anlatan bir konuşma:
Vatan sadece bu topraklardan ibaret değildir. Biz sadece masum insanlar ölmesin diye buradayız. Vatan anneniz babanızdır. Evlerinde rahat uyuyabilsinler diye, bir gün ölüm döşeğine düştüklerinde birbirlerinin elini tutabilsinler diye, biz buradayız. Vatan şimdi evinde uyuyan sevgilinizdir, yanınızdaki silah arkadaşınızdır. Vatan güvenliğini sağladığınız halkınızdır. Şehitlerin ardından bu yüzden vatan sağ olsun denir. Başkalarının canını korumak için, başkalarının mutluluğu için canından feragat ederler çünkü... Bir gün Azrail karşınıza çıkarsa başınızı ona karşı dik tutun! Çünkü artık siz de bir meleksinizdir.
--spoiler--
bunu eleştirmek bile orada ölenlere en büyük saygısızlıktır. ben neden toprağımı veriyorum? onlar gitsinler...
bölün desek onu bile yapmıyorlar ki. alın bölün, kurun kürdistanı olm. bir boka yaradığı yok zaten zarar. hayır bölmüyorlar bi de afedersiniz ama bir türk vatandaşı olarak götüm açıkta kalıyor böyle.
istanbul ve izmir için ölmek kadar saçmadır. vatan, bayrak, millet geçin artık bunları. milliyetçiliğin kapitalizmin bir silahı olduğunu, amacının da kapitalist ile ezilen halkın arasındaki o büyük farkı kapatıp, onlara birlikte savunacakları bir ortaklık bulmaktır. nedir işte bu ? bayrak, millet, vatan diye uzar bu liste. sanırım yıllardır bu coğrafyada yaşanan iç savaşın diğer emperyalist ülkelere, silah üreticilerine vs kazandırdıklarına girmeme gerek yok.
amına koyim hanginiz doğuya gidip orada yaşananalara tanık olduğunuz lan? gelmiş konuşuyorsunuz.
birde şeyi anlamam, cebinde 1 lirası olmayan, azı açlıktan kokan insanların kapitalizmi savunmasını.
-rıza abi?
+efendim canım...
-abi hakkari ve şırnak için ölmek bana çok saçma geliyor abi. verelim gitsin lan.
+aman sen ölme mahmut. türkiye'nin senin gibi ibret olacak dalyaraklara ihtiyacı var. kendine en yakışan yerde öl pezevenk.
bugün bunu tartışan yarın '' yea verelim orayı kürtlere bitsin bu iş'' lafını tartışacaktır. ulen yontulmamış keresteler. bu işe hakkari şırnak van diye bakarsanız elbet çözüm bulamazsınız. şehit olan kişi hakkari için değil vatan toprağı için şehit oluyor orda. orasıda bizim toprağımız ve bu sınırların hepsi kanla çizildi. kapitalizmle milliyetçilikle alakası yok bunun. orası türkiye sınırları içerisinde ve savunuluyor olay bu kadar. eğer orası normal bir yer olupta izmir şuan yunanlılarla sürekli savaş halinde olduğumuz bir yer olsa eskişehir'e kadar verirdiniz siz mk. istanbul'un göbeğinde kıçınızı yaya yaya sadece yatarsanız orayı toprağınız olarak hissetmez ankara'ya kadar bizim olsun yeter diye düşünürsünüz.
her toprak parçası için ölünebilir ama mesele hakkari ve şırnak değil ki mesele uyuşturucudan gelen parayı cebe indirmek ve bir şekilde de buna meşruluk kazandırmak.
bunu genel olarak incelemek gerekir. "vatan için ölürüm." "vatanın her bir karış toprağını kanımla sularım." falan gibi gazlı cümleleri bir kenara koyup düşünmek gerekir. orada gencecik insanların öldüğünü düşünmek gerekir. savaş çığırtkanlığı yapmak, saçma sapan ucuz milliyetçilik kokan laflarla ölümü yüceltmek yerine, bu sorunun nasıl çözüleceğini düşünmek, çözüm önerileri bulmak gerekir. aksi takdirde bunun sonu gelmeyecektir. yıllardır gelmediği gibi.