vatan elden gidiyor biz hala hayallerde yaşıyoruz. yarın bir gün o silüet çıkar bizi kurtarız de mi? tövbe yarabbim ne günlere kaldık hamdi abi ya. tek umudumuz dağlardan çıkan hayali görüntüler oldu artık. hadi yarın bir gün her hangi bi dağın tepesinde sik silüeti oluşsa ne diyeceksiniz çok merak etmekteyim. bırakın bu boş avuntuları. eğer gerçekten atatürk ün bizi kurtarmasını istiyorsanız o kalbinizde atatürk için bir yer ayırın. ne zaman atatürk kalbimize yerleşirse o zaman kurtuluşa erdik demektir.
atatürk'ün 1881-1938 yılları arasında yaptıklarını yeni farkedermiş gibi gösterme çabası içerisine girenlerin bunu çok acayip birşeymiş gibi göstermeye çalışacakları kesindir.
bakınız;
Atatürk türkiye tarihine adını altın harflerle yazdıracak eylemlere öncülük etmiştir.
-Çanakkale savaşı.
-kurtuluş mücadelesi.
-19 mayıs'da samsuna çıkma.
-türkiye cumhuriyeti devletini kurma.
-meclisi açma, saltanatı kaldırma, hilafeti kaldırma, laik bir devlet kurma.
-düşmanları yurttan temizleme.
-misak-ı milli sınırlarına ulaşma çabası.
tüm bunlar fazlasıyla tüylerin diken diken olmasına sebeptir.
Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
