yargıç, savcının suçlu ya da olay hakkında ne istediğine baksa da karar kendisindir; ömür boyu hapsi istenen birini salabilir ancak davayı açan da savcıdır. -zor olsa da- iddianame yazmak, hukukî tümleler kurup mütalaa vermek de çok güzeldir sanırım.
içinde bulunduğumuz garabet döneminde, ne hakim ne de savcının toplum nazarında bir değeri kalmıştır. yargının büyük kesimi, kendisine yönelik saldırılara karşı pakistan yargısı gibi direniş gösterememiş, bir kesimi makam mevki almak için akp'nin emir eri haline gelmiştir.
kendi hukukunu koruyamayan bu insanlar sıfatlarına layık olmayan basit devlet memurları haline geldikten sonra, bu ülkede adalet gerçekten şimdi pavyona düşmüştür. artık hiç kimse, "adalete güveniyorum", "adalet hakkımı verir" ve "ankara'da hakimler var" diyemez.
2010 yılında hakimlik-savcılık sınavını kazanan, ailemdeki fazla miktarda subay neticesinde politik nedenlerle mülakatta elenen biriyim. Hakime de savcıya da saygımız sonsuz ama neticede adamlar devlet memuru bi özgürlükleri yok işte 2x2=4 yani abartmayın.
Avukatlık cevabı verilecek soru. Bizim ülkemizde avukatlara hakim ya da savcı olamamış ezik gözüyle bakılıyor hep. Ama siz hiç ihale avukatı duydunuz mu? enerji hukuku avukatı, patent hukuku avukatı duydunuz mu? siz spor hukuku nedir bilir misini bre cahiller. Adamlar para banyosu yapıyor şu an.
Şehirdeki kolluk güçlerinin amiri olduğu için vatandaşa karşı Savcı daha havalıdır. Ancak bağlı bulunduğu başsavcı bulunmaktadır.
Hakimlerin bağlı olduğu hiçbir yetkili bulunmadığı ve esas karar verici olduğu için savcının yanında hakim daha havalıdır.
Savcı daha havalı sanki. Ne kadar hakim kararı verse de işin esas adamı savcı gibi gelmiştir bana hep. hakim, Yerli Filmlerde hep babacan şekilde tasvir edildiğinden sanki daha bizden biri gibi. Bu yüzden Hakimin hiç havası kalmıyor savcının yanında.
Ama hakim yerine yargıç deselerdi -evet evet yargıç- işte o zaman havalı olurdu. "itiraz ediyorum Sayın yargıç!" öf öf öf tıpkı amerikan polisiye filmlerindeki gibin.