adı üstünde, fenerbahçe televizyonu olarak anılan söz konusu kulubün resmi televizyonunun kötü yola düşmesidir.
pornografik ressam olarak bilinen, cinsi temalar haricinde sanatsal mevcudiyeti olmayan bedri baykam ın program yapması öncü bir şok olmuştu milyonlarca fenerbahçe taraftarı gibi bende , milyonlar "bir kazadır, olmuştur, düzelir belki. üç beş sortiden sonra çeker gider" diye ummuştu. fakat nafile...
tam bu ızdırapla yaşamayı öğrenmiş bir taraftar olarak sürecime devam edecekken hakan ural ın da girdiğini öğrendim kabuslarıma. burdan naçizane seslenmek isterim ki kanal yönetimine;
allahınızı severseniz hülya avşar, mehmet ali erbil hatta ibrahim tatlı ses i de programlarınıza dahil ediniz.
zira biz milletçe futbolu bile ehillerinden değil de özel hayatıyla varlığını koruyan ünlülerin yorumlarından irdelenmesini seviyoruz !!!
nolur yapın bunu göreceksiniz ki sizin bu sığ ve popülist politikanız şiddetle benimsenecektir. muvaffak olacaksınız inan ki !!!
peki gerçekten fenerbehçeye ve futbola gönül verenler ne olacak ? futbolun bilenleri tarafından yorumlanmasını, irdelenmesini, açılımlara maruz bırakılmasını isteyenler ne olacak ? televizyonculuğun liyakat çerçevesinde yapılmasını isteyen "sezar ın hakkını sezar a verin"ciler ne olacak diye sorarsanız...gitsinler soğuk bir su içsinler paşbahçe bardakta. çünkü basireti, bilgisi, vizyonu bir televizyon kanalını dahi kaliteli çizgiye sokamayacak kadar acz içindeki fenerbahçe yönetiminin bu kıtlığını giderileceğine yönelik pek ümit yok içimde...
bu yazıyı yazmamdaki bardak taşırıcı son damla da şu olmuştur;
tüm milletin yas içinde olduğu şu 10 kasım gününde yaptığı yayınlarda;
"fenerbahçeli atatürk ün ölüm yıldönümünde kendisini saygıyla anıyoruz" gibi ayrılıkçı ve ciddi manada komik ibarelerin yer aldığı sunumlar yapılması, hatta attatürk ün fenerbahçe yi ziyarat edişinin defalarca gösterilmesi ve fenerbahçe klubüne duyduğu sevginin o derece büyütülmesi, akabinde yüce önderin fikirlerinin, icraatlarının, tavsiyelerinin bu büyüklük karşısında unutulması, hiçe sayılması, önemsenmemesi karşısında temelli soğudum. hatta ben bu yöneticilerin, "bu fikir sahiplerinin başında bulunduğu takımı mı tutuyorum?" diye düşünüp kendimden dahi tiksindim sanki...
ben bu kadar sığ, bu kadar düşüncesiz ve bu düzeyde nabza göre şerbetçi bir güruh istemiyorum takımın resmi televizyonun başında ya da bu düzen sürecekse bu kadar böyle bir televizyon istemiyorum...