genelde en popüler parçası let the sunshine in olsa da müzikale adını veren şarkı hair'dır. aha da sözleri;
she asks me why, i'm just a hairy guy.
i'm hairy noon and night, hair that's a fright.
i'm hairy high and low, don't ask me why, don't know.
it's not for lack of bread, like the greadful death.
darlin'
give me a head with hair, long beautiful hair.
shining, gleaming, streaming, flaxen, waxen.
give me down to there hair, shoulder lenght or longer
here baby, there, momma, ev'rywhere, daddy, daddy.
hair, hair, hair, hair, hair
hair, hair, hair.flow it, show it,long as god can grow it, my hair.
let it fly in the breeze and get caught in the trees,give a home to the fleas in my hair.
a home for fleas (yeah) a hive for bees (yeah),
a nest for birds, there ain't no words for the beauty, the splendor, the wonder of my:
hair, hair, hair, hair, hair
hair, hair, hair
flow it, show it,long as god can grow it, my hair
hair, hair, hair, hair, hair
hair, hair, hair.flow it, show it,
long as god can grow it, my hair
they'll be ga-ga at the go-go when they see me in my toga,
my toga meade of blond, brilliantined, biblical hair.
my hair like jesus wore it, halleluja i adore it, halleluja mary loved her son,why don't my mother love me?
hair, hair, hair, hair, hair
hair, hair, hair
folw it, show it
long as god can grow it, my hair
hair, hair, hair, hair, hair
hair, hair, hair
folw it, show it
long as god can grow it, my hair
60ları anlatan en güzel filmdir kanımca..o hippi ruhunu, özgür dünya özlemini, savaş karsıtlığını en güzel yansıtan, süper soundtrackleriyle yer yer güldüren, yer yer ağlatan film..
tarifi pek mümkün olmayan film. müzikal. harika şey.
79da çekilmesine rağmen bir çok filmden daha iyi. bir çok şeyi çok güzel anlatıyor.
asla saçlarını kesme.
Let the sunshine in!
Live At Pompei (Pink Floyd), Remains The Same (Led Zeppelin), 68/70 yıllarındaki Woodstock Konserlerinideki görüntüler, Full Metal Jacket, Oliver Stone'nin Vietnam Üçlemesi (Özellikle Born Of The 4th July), özellikle 1950 ve 60'lı yıllarda çevrilmiş Amerikan müzikalleri.
Yukarıda saydıklarım, Milos Forman'ın "Hair" müzikalini seyrederken ve seyrettikten sonra aklıma gelen film ve konser kayıtlarının bazıları.
Genel olarak başarılı bir film olduğu tartışılmayan "Hair" filminin tek handikabı, klasik müzikallerde görülen, insanların durup dururken dans edip şarkı söylemeye başlamaları. Ama bir müzikali de herhalde içindeki insanlar şarkı söylüyorlar diye eleştirmek haksızlık olur.
"Hair" de, küçük kasabasından asker olup Vietnam'a gitmek için ayrılan Claude Bukowski'nin hikayesi anlatılıyor. Birliğine katılmadan önceki sınırlı zamanını şehri dolaşarak geçirmek isteyen Bukowski'nin yolu 68 kuşağından gençlerle kesişiyor ve kolayca tahmin edilebileceği gibi Claude Bukowski'nin ezberi bir anda bozuluyor.
Savaşın ve karşıtlığının hala aynı sıcaklığını koruduğu günlerde bir fırsatını bulup "Hair" i izlemek iyi olabilir.
iyi müzikler ve zaman zaman belgesel tadı veren görüntüler eşliğinde film bir yandan kulağımızın pasını silerken bir yandan da gözlerimize estetik bir ziyafet çektiriyor.
sadece ses kaydı bile 2 günde 1 milyon 800 bin izlenen lady gaga şarkısı. klibinin izlenme sayılarını düşünemiyorum bile. tarkan, hande yener, gülşen, demet akalın delirmesin de ne yapsın.