haginin tercümanıdır efendim. ben burada götümü ortaya koyup nefis iddialara gireririm ki hagi, hem türkçeyi hem kendi dilini bu adamdan iyi konuşur. aslında altı ay hızlandırılmış kursa gitsem ve mini etekli bi hocam olsa, ben de bu adamdan iyi konuşurum. hugo chaveze de benziyor biraz. al sana silüeti:
ulan böyle tercüman mı olur? ya hagide bir bokluk var ki akıcı konuş(a)mıyor, ya da tercüman bir paragrafı tercüme edemiyor da haginin cümle cümle söylemesini istiyor.
tıpkı fenerbahçe kulübünün tercümanı -samet miydi neydi adı- gibi sanki tercüme yapmıyor, o konuşuyor, açıklamayı da hagi yapıyor gibidir. aslında tercümanların geneli böyle. içlerine kendi yorumlarını katıyorlar.
hagi'nin türkçe bildiğinden aslında gereksiz olan adamdır. ama birde karizma sözkonusudur ki o da bunun farkında.
bir fatih derim gibi my teamss, sometimesss demek var, bir de işi ehline bırakıp karizmayı çizdirmemek var. yoksa zamanında ali kırca anahabere tercümansız çıktığını muhabbet ettiklerini hatırlamayanımız yoktur.
tercümanlıktan aldığı bedelin yarısını hagi'ye veren adamdır. çünkü hagi ile anlaşmaları böyledir. hagi, beş kuruşluk telefonunu çaldırınca çıldırdığı için para konusuna bakış açısı anlaşılmıştır. adamı sömürmektedir. yoksa yıllarca türkiye'de kalan adam konuşamazsa geri zekalıdır. ama bu hagi kendi çapında cindir.
hagi ile arasinda akil almaz bir bağ/ilişki olan tercumandir. hagi nin Türkiye ye geldigini duymasın! ! anında esfanenin dibinde bitiyor. olm senin isin gucun yok mu? omrunu hagi nin turkiye ye gelmesini bekleyerek mi geciriyorsun??!