senfonik tabanda therion , haggard gibi gruplar tat vermıyor artık, basit riffler, tekdüze bestelenmiş şarkılar,
brutal vokal tekniğinide beğenmem oldum olası,
bu ekolün diğer yontulmuş temsilcileri symphonic black metal (bkz: Dimmu Borgir) ve symphonic power metal (bkz: Kamelot) gibi çok daha taşşaklı gruplar varken haggard salata gibi durur yemegin yanında,
amacım bok atmak değil tabi ki ama dikkat ettimde bu grubu iyi bulanlar bir şekilde apocalyptica ile bağlantılı, apocalyptica ya gelince ona metal diyenin götünü sikerim, metallica nın şarkılarını çello ile coverlayan bu tembel şaklabanlar topluluğu konservatuvar yetmeleri yeni türemelerdir, müzikal değeri yüksek şeyler üretmektense piyasa olmayı tercih edip teenager kızların dinleyeceği tarzda müzik yapmak gevşekliktir kusura bakmayın.
kasımda jolly joker ankara'da sahne alacak grup. kaç tane elemanla gelirler, jolly jokerin sahnesinin neresine sığarlar bilmem o kadar insan o kadar enstrüman. umarım olabildiğince kalabalık gelirler de senfonik metalin allahını tam kadro dinleme imkanımız olur.
ha bu arada biletler biraz pahalı imiş ve de günlerden pazar imiş. bu da demektir ki içerisi bebe dolmayacak, hakikaten haggard severler gelecek, nispeten tepişmeli bir konser olmayacak *. grubun çok da hastası arkadaşım olmadığından büyük ihtimalle yalnız gideceğim ama Johannes Schleiermacher * gelmezse tadını alamayacağım konserdir. ha indirimden bilet bulursam birini sürüklerim yanımda o ayrı. artık orda görüşürüz bebeklerim.
kasım sonunda ankara ve istanbul'un yanında eskişehir'de konser vermek için çalışmalarını sürdüren grup. demek ki uçakla ankara'ya inip istanbul'a giderken eskişehir'e uğrayarak tasarrufu amaçladılar. e grup 20 kişi olunca yol parası koyuyor adama.
edit: 24 kasım istanbul. 25 kasım ankara. bütün teorim çürüdü şu an. biletleri bekliyorum hemen alıcam ankara için.
eppur si muove der susarım.. sonra su içerim falan. böö. neyse o albümün kapağına da gelileo'nun resmini koymaları da süper olmuş. bilmeyenler için: eppur si muove, ama yine de dönüyor demektir. galileo'nun yargılanırken sarfettiği cümledir.
genelde şarkılarında kadın sesi, brutal vokal ve klasik batı müziği enstrümanlarını güzel biçimde harmanlamaktadırlar.per aspera ad astra ve awaking the centuries parçası mutlaka dinlenilmelidir.
tam anlamıyla bir senfoniyi ifade eder. bütünlüğü, klasik müziği, metalin tadını; orkestral birliktelikleriyle mükemmel şekilde birleştiren grup. herr mannelig ile başlayan yolculuklar, eppur si muove şarkısı/albümü ile devam eder...
Gençler güzel müzik yapıyorlar, bu aralar "the sleeping child" dinledikçe üşenmediğim bir parçalarıdır. herkese öneririm. Metal, Rock vs gibi dursa da yer yer kafanızı dinlemenize de müsade eder tarzda müzik yaparlar.
