secdenin nasıl yapılacağı gibi olağanüstü mühim(!) bir mesele hadisler aracılığıyla aydınlatıldığına göre, tüm hadisleri kabul edip, hadis yoluyla kuran hükümlerini iptal etme, misal recm yapma gibi işlere girişmekte hiç bir sakınca yoktur değil mi?
secde de parmakların açık veya kapalı tutulması gibi kuran'da izah edilmeyen ama dehşet önemli bir meselenin yanında kuran ayetlerinin hükmünü iptal etmenin lafı mı olur canım?
Kurana uymayan hadisleri inkar ediyoruz evet.
Çünkü peygamber kurana aykırı konuşmaz.
Bence ne toptan süpürüp atmalı ne de toptan süpürüp almalı.
Kurana arz edilmeli hadisler. Eğer kuran onaylıyorsa al, ama onaylamıyorsa alma. Peygamber kurana aykırı dini konuşmalar yapsaydı şah damarının kopraılacağını söylüyor kuranı kerim. Şimdi bide günümüzdeki hocalara bakın tarikatlere bakın. Adamlar resmen utanmadan hadise vahiy diyorlar. Kuranın üzerinde bir kitap tanıyana da hala müslüman deyip baş üstünde tutuyorlar. Şaşılacak bir şey doğrusu. Müslümanların neden bu kadar kötü durumda oldukları şimdi anlaşılıyor.
(bkz: züppeli ahmet hoca)
Kurana uymayan hadisleri inkar ediyoruz evet.
Çünkü peygamber kurana aykırı konuşmaz.
Bence ne toptan süpürüp atmalı ne de toptan süpürüp almalı.
Kurana arz edilmeli hadisler. Eğer kuran onaylıyorsa al, ama onaylamıyorsa alma. Peygamber kurana aykırı dini konuşmalar yapsaydı şah damarının kopraılacağını söylüyor kuranı kerim. Şimdi bide günümüzdeki hocalara bakın tarikatlere bakın. Adamlar resmen utanmadan hadise vahiy diyorlar. Kuranın üzerinde bir kitap tanıyana da hala müslüman deyip baş üstünde tutuyorlar. Şaşılacak bir şey doğrusu. Müslümanların neden bu kadar kötü durumda oldukları anlaşılıyor.
(bkz: züppeli ahmet hoca)
Hz. Ali’den rivayet edildiğine göre o yanında yazılı sahifeler bulunan kimseleri, bunlara müracaat etmekten sakındırmış ve “Sizden önceki insanlar, Rabb’lerinin Kitabını terk ederek âlimlerinin sözlerine uydukları için helak olmuşlardır” demiştir.
[ibn Abdilberr, 108]
Hz. Ebu Bekir, peygamberin vefatından sonra Müslümanları toplayarak şöyle demişti: “Sizler, Peygamberden hadis rivayet ediyorsunuz ve bu hadislerde ihtilafa düşüyorsunuz. Sizden sonrakiler ise daha fazla ihtilaf edecektir. Peygamberden hiçbir şey tahdis etmeyin. Size bir soru soran olursa, “Bilgimizle sizin aranızda Allah’ın kitabı var” deyin ve onun helal kıldığını helal, haram kıldığını haram kılın”
[Zehebi, “Teskiretu’l Huffaz, I, 2-3]
“Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve yazdığınız şey nedir? dedi. Senden işittiğimiz hadisler (sözler) dedik. Hz. Peygamber Allah’ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz? Sizden evvelki milletler Allah’ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları için yoldan çıktılar.” (El Hatib, Takyid, sayfa 33)
Tek kaynak olarak kuran'ı gösteren, fakat ne hikmetse tevbe suresinin son iki ayeti hakkında pek konuşmayanların reddedişidir. hem kuran korunmuş de, hem tevbe suresinin son ik ayeti için haşa! sonradan eklenmiştir iddiasında bulun.
sana inan diyen mi var mal? ama kur'an-ı kerimi anlamak için hadislere inanmak ve hadislerin kuranın mütemmim cüzü olduğuna kanaat getirmek zorunda olduğunu bilmek zorundasın. tabiki uydurulmuş olanlara bizde inanmıyoruz lakin sahih olan hadislere inanmak durumundayız. mesela tırmizi mesela buhari.
Kurana göre yaşıyor ve sadece kuranı rehber kabul ediyorsanız muslumansiniz.
Yok hadis denilen saçmalıklara göre yaşıyorsanız o zaman muaviye iblisi ile aynı taraftasiniz.
Ben kuran ve peygamber efendimizden yanayım.
Kurandan başka bir şeyi rehber kabul edenler dinden çıkmıştır.
Bütün hadis kitapları yakılmalı, insanların bu saçmalıklara tapmasına bir son verilmelidir.