çekimlerine bodrum'da başlanmış olan bir sinema filmi.
rejisörlüğünü harun özakıncı'nın yaptığı filmin başrollerini ise ersin aycan ve merve ildeniz paylaşmaktadır.
bu gün 13 tl verip izlediğim,salonda 7 kişiyi (benle beraber)görünce üzüldüğüm film..bi film bu kadarmı naif,bu kadarmı içten,bu kadarmı ironick olur?!!!bıkmadınızmı amerikan filmleri izlemekten lan..gidin seyredin,beğenmeyenler banka hesabını göndersin paralarını iade tabiki etmeyeceğim,yapımcı benmiyim lan..seyredin..valla..
yılık ibramın yıldızlaştığı filmdir. bir marmarisli olarak gerçeklikle sahil kesiminde yaşanan olayları anlatmış. yürü gari ibram diye devam filmi çekileceğini duydum.
22 mayıs 2009 da vizyona giren harun özakıncı filmi.
--spoiler--
cumhur'un babası tek geçim kaynağı olduğu için, mandalina ve zeytin bahçesini cumhur'a, bataklık olduğu ve işe yaramadığı ve mal bölünmemesi için de deniz kenarındaki araziyi cumhur'un ablasına miras bırakmıştır.
seksenli yıllardan sonra yörede patlayan turizm, cumhur'un ablası asiye ile evlenen damat ethem'in kaderini değiştirmiş ve cumhur'u delirtmiştir.
turizm acenteleri ile anlaşan damat ethem, işe yaramaz diye bırakılan eşine ait denize sıfır araziyi mütevazi üç yıldızlı bir otel haline getirmiş, hayatına devam etmektedir.
cumhur'un tek varlığı narenciye bahçesi ve bahçe içindeki evden bozma pansiyon işletmeciliği, bir de bodrum'un en işlek yerindeki küçücük berber dükkanıdır.
filmin kahramanı cumhur, ablasına bırakılan araziyi eline geçirmeyi namus davasından farksız görmektedir.
--spoiler--
bugün izleme fırsatı bulduğum gerçekten çok hoşuma giden 2009 mayıs'da vizyona girmiş olan bir bodrum efsanesi filmi. deli bir cumhurun bodruma çektirdikleri ve bununla birlikte yaşananlar konu alıyor. çok doğal bir format, gerçek bir hikayeden alıntı olması da olaya neşe katıyor. oyunculuk destekleyici eleştiriye mahkum bırakılacak kadar iyi. tavsiye edilenler bölümünde unutulmamalı.
not: duygu urak, yedin beni...
çok güzel bir film. böyle aksiyonu falan yok tabi ama böyle nasıl diyeyim? içten, samimi, sıcak bir film. konusunun bodrum olmasının, harun özakıncı gibi iyi oyunculuk performansı sergilemiş bir aktörün, duygu urak gibi çok sevimli, sesi çok güzel, filmi tek başına izletebilecek olan bir aktristin bulunması da filmi sıcak ve izlenebilir yapıyor.
bazı zamanlar sıkıcı hale geliyor, bazen ileri sarıyorum, zaman zaman akrabalık ilişkileri benim gibi bu işlerden hiç anlamayan bir adamın kafasını ütüleyip karıştırıyor ama genel olarak kaptırıp gidiyorsunuz...
odaklanma sahnesi(ne içtiniz oğlum siz), tekne turunun nasıl olacağının anlatıldığı sahne ve "gırmızı fundaili" sahnesi güldüren sahneler.
bodrum'a 2 kere gitmiş biri olarak (ki gittiğimde ben de kıçıkırık bir pansiyonda kalmıştım. dönerci'de ucuzundan bir pansiyon var mı dedim çalışan çocuğa, aradan başkası damladı yok 40 tl falan diye. sallamadım tabi. ilk dediğim çocuk tarif etti bir yer. kötü de olsa ucuz bir yer buldum. muhtemelen bunlar avanta alıyor yönlendirme başına) bodrum havası beni de etkiledi diyebilirim. yazını görmüştüm sadece. kışı da hoş demek ki. gerçi film'De yaz vakti pek yabancı turist görememek şaşırttı beni.
bodrum'un kız-erkek miras paylaşımını daha önce bir yerde okumuştum. kızlara üvey evlat muamelesinin yapılmasının göt'te patlaması hakikaten çok ironik ve komik bir hikaye.
bodrum'daki hanutçuluğa da değinilmesi hoş olmuş. "zamanında şehri yakıp yıkanlardan daha çok zarar veriyor bunlar bodruma" demişti duygu cumhur gırmızı fundaili ibraam için. zamanında sıklıkla gittiğim kuşadası falan geldi aklıma. anında katıldım duygucuğumun düşüncesine.
duygu urak dizi'De beni en çok etkileyen karakteri (üniversiteli duygu) oynayan oyuncu. sesi, oyunculuğu, sevimlliği ve güzelliği çok etkileyici. ayrıca benim gibi fotoğraf çekmeyi seven biri için onu sevmek zor olmasa gerek.
ayrıca cumhur, gırmızı funadili ibraam, motor okşan (seksiliği ile ; eylem can) diğer ilgi çekici karakterler. hipilerin döneminden fırlamış gibi duran karı koca da fena değildi.