genellikle alacaklı vekili olarak haciz mahallinde bulunan avukat ların ya da alacaklı vekili temsilcisi hazırun lar olarak orada bulunan icra takipçisi nin başına gelen son derece can sıkıcı bir durumdur. daha az rastlanmakla birlikte, vuku bulan galeyanın niteliğine göre icra memurları ve hatta haciz mahalline taksi ile gidilmişse taksi şoförü bile durumdan nasibini alır. (örn; bir haciz sırasında borçlu bıçağı belinden çıkarıp en yakınındaki kişiye sallamaya başlamıştı (bkz: taksi şoförü) ve bereket birinci katta bir dairedeydik ki ayakkabılarımı bile giymeden balkondan atlayıp kaçmıştım. (bkz: erkekliğin onda dokuzu) haciz sırasında taksiciler genellikle dosyaları adreslerin yakınlığına göre sıraya koymak, memurun daktilosunu taşımak vb. işleri yaptıkları için (çünkü memur genellikle hep aynı şoförle hacze çıkar ve iki taraf da avantasını alır) genellikle haciz sırasında taksiciler de mahalde bulunur. (uzattım farkındayım ancak konuya tümüyle yabancı arkadaşlar açısından lafı sündürüyorum, yoksa avukat arkadaşlarım zaten bunları yaşıyor, çok iyi bilirler)
şu da ayrıca belirtilmelidir ki avukat icra müdüründen talepte bulunduğu takdirde icra dairesinin müzekkeresi üzerine en yakın karakol, ya da mahal şehir merkezi dışındaysa jandarma öncelikle memurun ve sonra alacaklı vekilinin herhangi bir olası zarara uğramasına engel olmak açısından görevli tayin etmek zorundadır. ancak çoğu kez günde en az 30-40 dosyadan hacze çıktığınız için ancak vukuat çıkacağından çok şüphelendiğiniz dosyalar için kolluk kuvveti yardımı istersiniz. şu da var ki yanınızda böyle bir desteğin olması da başınıza bir şey gelmeyeceğinin garantisi değildir. netekim en son gittiğim dosyada eleman mutfaktan kaptığı ekmek bıçağı ile üzerime saldırmış (iki polis memurunu aşarak ) ve ben de kaçayım derken merdivenlerden yuvarlanarak kalça kemiğimi kırmış bulunmakta ve bu hüzünlü entryi yatağımda kucağımdaki bilgisayarımdan ilgilerinize sunuyorum. ühü ühhü !
haberlerden izlediğimiz kadarıyla mersin'de iki avukatın başına gelen olay. olayın başkahramanı ise çankaya mahallesi'ndeki bir ayakkabıcı. olaya müdahale etmek isteyen esnaf da almış nasibini. hayır insan şaşırıyor; gülsek mi ağlasak mı?
son derece mümkün olaydır.haciz esnasında yanınıza aldığınız kolluk kuvveti (polis) esasen sadece çorba parası almak ve kavgayı izlemek için gelmiş olduğundan, ortalığın kızışacağı meydanda ise kapıyı arkanıza almak faydalı bir yöntemdir. şenlik başladığında yiğitliğe de çizdirmeden ve düzen içinde "geri çekilmek" en akıllı hareket olacaktır...
oraya gidip de babanın alcağını tahsil etmeyeceksin, sakin sakin anlatırsın baktın herif manyak, çıkar gelirsin. elalemin üç kuruş alacağı için kendini harcatmazsın. sonra icap ederse polis marifetiyle o haciz yapılır zaten.
yaklaşık 1 milyon tl borcu bulunan mafyavari adamlardan birinin evine hacze çıkılır. adam icra memurunu ve alacaklı vekili 4 aylık hamile avukatı evine alır. kapıyı üstlerine kilitler. hamile avukata tekme tokat dalınır. ve 4. kattan aşağı atılır. kadın bebeğini kaybeder ve 1.5 ay hastaneden çıkamaz.