hakkında girilen entryleri okuyunca bu kampüs o kampüs mü diye hayretlere garkolduğum kampüsüm. citiler falan. edebiyat city miş, city centermiş. galiba değişmeyen iki şey kışın soğuğu ama bu soğuğa inat insanların sıcaklığı. yaş ortaya çıkacak ama beytepe ile ilgili bir bunları biliyor muydunuz yapmak farz oldu şimdi bak.
kampüste ilk zamanlarda sadece bir tek kafenin (on da kafe denirse tabi)olduğunu biliyor muydunuz? bu kafe elektrik mühendisliğinin üstündeki yolun arkasında kulübevari, oturma yerleri iki kütük üzerine oturtulmuş tahtalardan oluşan zemini toprak, toplasan 9 metrkarelik bir alandı.
sonradan sosyal bilimlerin altına açılmıştı bir tane daha da, piyasa yeri olmuştu. tabi orası da son derece mütevazi idi.
yurtlarda kış aylarında cam önlerinden kar alınıp, eritilip el yüz yıkandığını biliyor muydunuz? zerre abartma yoktur, yeminlen efendim.sıcaktan gçtim, soğuk suyu bulmak bile zaman zaman sorun oluyordu.
kurtların bastığını...diyecktim ama hala basıyormuş anladığım kadarıyla, yazmayayım.
haftasonlaı yukarıdaki durağa çıkıp sabahın ydisinde şoförün insafına kalmış bir halde koca mavi otobüslrin glişini ayazda beklemk? uzaktan göründüğünde de sanki limuzin geliyormuşcasına sevindirik olmak ki gelmeme ihtimali hiç de az değildi.
o zamanlardan bugün beyetpe deyince aklımda kalan en önemli imaj, öğrencilerin gücü idi. teek klimyle öğrncilerin borusu ötüyordu. koşullarla ilgili etkili boykotlar yapılıyordu, ha düzeliyor muydu, kurallar bazında eevt ama fiziksel koşullar açısından hayır.
o dönmin bu zor koşullarına rağmen akademik kalitesi açısından birinci sınıf bir üniversiteydi. iş hayatımda farkını farkettiğimi söylemek isterim.
ve beytepenin yataklık ettiği dostluklarım, kardeşten öte dostluklarım hala bir başka ve hala bytepe gibi rüzgarlara, fırtınalara, uzaklıklara dayanıklı.
ankaranın soğukluğu zerre kadar düşünülmeden; arizona üniversitesinin kopyasının buraya oturtulmuş olması ve özellikle yerin altındaki sınıfların 7/24 morg olabilme kapasitesine sahip olmasıyla ünlü kampüs
Bir diğer adı kuyruktepedir öğrenciler arasında.Her yerde mutlaka birşey sırası vardır.Ulaşımı zor,ama ulaşıldıktan sonra içinden çıkmak istenmeyen ormanın içinde biraz tepede bir kampüstür.her kesimden insanın kendi tarzında bir mekan bulması mümkündür.kış koşulları ağır olmasına rağmen,baharda çimlerinde yayılmak pahabiçilmezdir.Citysi,nachosu,beycafesi,bamı,bilardosu,yemekhanesi,kütüphanesi,yıldız amfisi,yüksek cereyan hattı olan biyolojinin ordaki o tüneli,közü,temposu her kısmıyla ayrı bir anı oluşturup,benimseyip sevebileceğiniz bir yerdir.arkadaşlardır,sıcacık ortamdır,gülümsemektir,mutlu olmaktır,canımdır,ciğerimdir.
kış aylarında oldukça soğuk, hatta efsaneye göre, kızılayda güneş varken beytepede kar görülmüştür...bunun dışında kampüs olma özelliklerinin çoğunu barındıran, benimde 5 yılımı verdiğim, oldukça yeşillik, şehirden uzak, yurtlarına girişin son 2 yıldır, kartlı sistemle yapıldığı, kaynağın çoğu tıp fakültesine aktarılsa da birçok sosyal imkanın olduğu, bazen şiddetli çatışmaların olduğu, bunlar iki sol grup arasında ya da asker-öğrenci arasında da olabiliyordu, yani kısaca üniversite öğretimi için oldukça verimli bir yerdir...
milli kütüphanede yağmur yağarken, daha nizamiye kapısında tipi görülebilen fantastik kampüs. nizamiyeden sonra daha yükseklere giden 3 km ye yakın yoldan bahsetmiyorum bile. maymun iştahlı olmayan her bünyenin pek bir sevebileceği güzide kampüstür özetle.
soğuğuna, kışına, zor ulaşımına, cins servis şoförlerine, sinirli dolmuş şoförlerine, garip güvenlik görevlilerine rağmen sanırım ömrümün en güzel günelrini yaşadım ben burda. bu dönem son kez gidilicek canım okuluma. kim ne derse desin başkadır beytepe...
insanı çaktırmadan sosyalleştiren kampüs...
okulda hiç bir işinize gerçekten yardımcı olmazlar; devlet dairesi gibi aynı yerleri defalarca gezer, çalışanlarla istemsiz muhabbete başlarsınız.
kayıt dönemlerinde, bankalarda; bandrol değişimlerinde, öğrenci işleri önünde kuyruk olur; ön ve arkadaki en az 3 kişiyle arkadaş olursunuz, üstüne bir de hasta olursunuz kar soğuklarından...
kütüphanenin önü buz tutar, millet de uygun bir yer bulur, düşenleri izler eğlenirler.
cd satanı, kitapçısı, takıcısı, tişörtçüsü, okula stand açmaya gelmişi bile keyiflidir mutlaka 2-3 kelam edilir.