valla öğrenci diye evini kiraya 2 katı pahalı veren ya da (öğrenci değilse) kiracısına çat kapı baskın yapan, komşusu hakkında dedikodu yapan, kendi hayat tarzında yaşamayan insanları kınayan dedeler, teyzeler, dayılar (islam felsefesini anlamaksızın ibadet eden, biraz cahilce) hacca gidip gelseler ne olur?
çok dindar ama çağdaş bir yaşam süren bir ağabeyim kendi hacc vazifesini yerine getirirken (2 kez de umreye gitmiştir) başından geçen bir olayı anlatmıştı.
kendisi de hacı olduğu için sözlerine kıymet verdim.
bildiğiniz gibi hacca kafilelerle gidiliyor. kalabalıkça bir grup olarak istanbul'dan uçarken ister istemez kendi kafilenizdeki insanlara bakıyor tanışıyorsunuz. bizimki de biraz yaşlıca bir çiftle bu şekilde tanışıyor.
tabi hacc vazifesi türkiye'de yaşlanınca yapıldığından (oysa dünyanın başka ülkelerinde hacca gitmeyene kız verilmediği bile oluyormuş) şeker, kolesterol, tansiyon vb hastalıklardan kaçmak mümkün olamıyor. e bu amcalar belki de hayatlarındaki ilk uçak, ilk yurt dışı deneyimlerini hacc ile yapıyorlar (ne acı).
farklı kültürlere ve iklimlere hiç temas etmediklerinden suudi arabistan'ın 60 dereceyi bulan çöl sıcakları çoğunu çarpıyor. ilk gün çıkmak isteseler bile 2. günü göremeyen, otel odasında doktor tavsiyesiyle istirahat eden ve kabe'yi görmeden dönen hacıların sayısını az zannetmeyin.
işte benim ağabey de benzeri bir olaya şahit oluyor. mekke'ye gidip döndüğü yaşlı çift odadan çıkmadan hacılık payesine nail oluyorlar. havalimanında akrabaları kendilerini ellerini öperek ''hacı dedem, hacı ninem'' diye karşılıyor. tüm akrabalar bu gururdan nemalanmak istiyorlar. bizimki de içinden ''ne hacısı kabe'yi görmeden paket gibi gidip döndüler'' diyor ama tabi ki bir şey demeden oradan ayrılıyor.
islamı 50-60 yaşına kadar sadece ibadetler bütünü olarak görmüş yaşlılarımızın kutsal topraklara gidip dönmeleri ile evet ismen hacılık payeleri almaları normal olabilir. zaten dinlere göre anormal olan çok az şey var değil mi? değil mi?
