anayasa tarafından korunan özgürlüklerden olmasına rağmen, türkiye'de, özgür ve bağımsız bir şekilde haber almak artık mümkün değildir.
televizyonları açıyorsunuz. bakıyorsunuz.
trt, iktidar yanlısı
star, doğan
kanald, doğan
cnn turka, doğan
kanal 7, iktidar yanlısı (yeşil)
stv, iktidar yanlısı (hocaefendinin neo-liberal politikaları ile uyuştuğu müddetçe) (daha çok yeşil)
sky turk, fena değil (çukurova)
show tv, fena değil (çukurova)
ntv, bir tuhaf ama fena değil (general electric - doğuş)
cnbce, bir tuhaf ama fena değil (g.e. - doğuş)
kral, iktidar yanlısı (tmsf)
görülebileceği gibi sadece medya kuruluşu olan bir tane kanal yok. doğan şirketler grubu, yeşil şirketler grubu, çukurova grubu ve devlet-iktidar grubu türkiye'deki medyayı parsellemiş durumda.
burada bir çukurova grubu bir de amerikalı general ile doğuş grubunun elleştiği kanallar bağımsız gibi görünüyorlar, diğerleri ise istedikleri haberleri istedikleri filtreleyip yansıtıyorlar.
bu filtreleme en çok doğan grubu kanallarında ve hocaefendicilerde gözüküyor.
kısacası dinlediğimiz haberler, duyduğumuz şeyler bizim için, bizden büyük ve iyi niyetli şirket ve cemaat ağalarınca seçiliyor, çarpıtılıyor. sağolsunlar.
sahip olsak bile beceremiyecegimiz ozgurluk. cunku habercilerimiz milletin ozel hayatini didiklemeyi haber alma ozgurlugu saymaktadir. raiting için her yolu mubah goren muhabirlere bu ozgurlugu versen olmuyor, kissan olmuyor. her alanda oldugu gibi bu alanda da bir turlu ayar tutturulamiyor.
medya tarafindan hazirlanan, meslek ilkeleriyle bagdasmayan, gerceklerden uzak tek tarafli iyiniyetten ve dusunceli olmaktan yoksun haberler ve ona binaen yapilan yorumlar, carpitilmis yazilar. boyle bir ortamda bu ozgurlugun elde edilmesi zor. ede edilmesi diyorum cunku lazim. aglamayan bebege meme yok.
hep sikayet hep sikayet.
