Her yazılıda çatır çatır kopya çeken, kötü geçen yazılıların yazılı kağıtlarını hafize ana sayesinde kolayca değiştirebilen, önünü göremeyecek kadar GÖZLERi BOZUK, öğrencinin ne söylediğini duyamayacak kadar kulağı az duyan hocalarını kolayca kandırabilen öğrenciler olmalarına rağmen yinede mezun olamayıp yıllardır aynı sınıfta kalmaları.
Bu filmin büyük bir hayranı olsamda yazmadan geçemeyeceğim En yaman çelişkilerden biri ise böyle bir sınıfın öğrencilerinin lise sonuncu sınıfa kadar nasıl gelebilmiş olduklarıdır. Hakeza şaban karakteri lise son sınıftan ziyade ilkokul ikinci sınıfa ait bir öğrenci potansiyeli sergilemektedir.
Her fırsatta okuldan kaçmak için, küstah öğretmenlerine haddini bildirmek için, kendilerine kötü yemek çıkaran idareden intikam almak için ve bilgi yarışmasında birinci olabilmek için birbirinden yaratıcı dahice Taktikler geliştirebilen cin gibi öğrencilerin, bütün dersler de basarısız olup sınıfı geçmek konusun da saflaşıp hiçbir şey yapamamaları.
Hababam sınıfındaki öğrenciler yatılı bir özel lisede okuyorlar, yani maddi durumu iyi olan ailelerin çocukları olmaları gerekiyor. Ama filmdeki karakterlerin her biri, beden dersinde giydikleri eşofmanlara bakıldıgında da anlaşılacagı gibi, genelde parasız, sigaralarını birbirinden otlanan, birbirinden fakir anadolu çocugu imajı vermektedir. işte en sert çelişki budur.