Buhranlı Orta öğretim yıllarımı domine eden Hababam filmi değil üç film devamlı diye tabir edilen karete artı ayıplı filimler olmuştu. Şaban hayta vs değil burce lee Zerrin Egeliler vb..kitlemesine langırt bilardo atarı de cabası. 12 eylül sonrası apolitik dönem. Nitekim zor yıllar..Babanın bile karne ile alındığı.. Şimdi bakıyorum da iyi badire atlatmışız diyorum.
öğretmenlerin alenen dövdüldüğü, çocukların tecavüze uğradığı, hayvanların yaşamaktan çekindiği ülkede hiçbir sorun yokmuş gibi hababam sınıfı'nda rol gereği kör taklidi yapan öğretmenle dalga geçilmesinden rahatsız olan yazarların haklı bulduğu tespit.
Rıfat Ilgaz bir röportajında hababam sınıfı için şunları söyler:
"Eskiden idamlar sabaha karşı yapılırmış. Belli bir süre sonra idam yaklaştığında tüm dükkanlar açılmaya, esnaf satış yapmak için bağırıp çağırmaya başlamış. Bunun üzerine aileler de o saatlerde sokağa çıkmaya başlamış ve idam vakitleri panayır havasına bürünmüş. Sonuçta da ölen bir adama bakarak gülen bir halk görüntüsü oluşmuş.Ben de çöken eğitim sistemini anlattım. Hepimiz ölen bu sisteme bakarak güldük."
bir gerçek. evet bu film serisi gençliğimizi sigara kopya dersten kaçma gibi kötü alışkanlıklarla kötü örnek oldu gençlerimizi zehirledi. bence bir daha bu filmler yayınlanmasın. gençlere kötü örnek oluyor gelecek nesiller bozulmasın. sigara ve kopya bu filmler yüzünden türedi. bu gençliğimize ihanettir.
Hadi diyelim ki hababam sınıfını izleyip anlama kapasitesi olmayan kişiler kendilerine onlari örnek alıyor. Bu durum üzerinden gidersek milyonların izlediği mafya dizileri, recep ivedik gibi saçma filmler, kimin eli kimin cebinde belli olmaya gençlik dizileri, neredeyse her yapımda olan aldatma olayları ne olacak. Sizce de hababam sınıfı bunlarin yanında fazla masum değil mi?
Mesela Atatürk’ün gençliğe hitabe sahnesi var, ne oluyor orada ? Çocuklar ezberden okumaya başlıyorlar değil mi ? Buradaki mesaj;
Ne kadar hayta olsan da; bazı temel değerlere önem vereceksin, hatırından çıkarmayacaksın, ezbere bileceksin bazı şeyleri...
Gerçi hiç zannetmiyorum senin bunu anladığını ama.
Hababam sınıfına laf atana kadar kimin kiminle ne yaptığı belli olmayan, entrikaların zibil olduğu, gençlere lise çağında dövme, piercing ve salaş giyinmeyi güzel gösteren ve pompalayan tv dizileri hakkında giri yaz.
Her kusla ilgilendik de sira leylege geldi dedirten durum.
Ulan ulkede duzgun giden ne var? Ulkede yapilan her sey turk gencliginin lehine sanki de hababam sinifinin ihanet olup olmadigi tartisilir olmus. Resmen agir issizlik belirtisi bunun ihanet oldugunu dusunmek.
yalnız, bu filmi izleyenler, şimdinin öğrencileri değil, şimdinin öğretmenleri.
ha onlar da mahmut hoca'yı, semra hoca'yı örnek almıyorlarsa, sorun onlardadır. okul müdürünü örnek almışlar hepsi. bu tiplerin karamurat filminde de karamurat'ı değil, bizans kralını örnek aldıkları belli oluyor, bu kadar vatan hainliğini görünce.
öğrencilere gelince, ben hababam sınıfı serilerinde (harbi hababam'dan bahsediyorum, ilk 4 film) uyuşturucu içip, öğretmene tekme tokat dalan bir öğrenci görmedim. fırlamaydılar ama, saygıda da kusur etmezlerdi. şimdikiler salaklıkla fırlamalığı birbirine karıştırıyor. fırlama öğrencilik hocanın gözüne baka baka sigara içip ceza almak, ya da anayla babayla ağlaşıp cezadan yırtmak değildir kardeşim, hocaya hissettirmeden bu haltı yemektir.
mesela bizim lise tayfası hababam'ı örnek almıştı, bulunduğumuz yer küçük bir ilçe, okul müdürünün de herşeyden haberi vardı ve canı istediğinde bütün barları kahveleri basabiliyordu, kimse de ses etmezdi, buna rağmen biz yapacağımızı yapıyorduk.
yıllar geçti... müdür emekli oldu, hala saygımız devam etti, sürekli görüşüyoruz, geçen gün aramızda şöyle bir diyalog geçti.
müdür: sarman
kel sarman: buyrun hocam
m: siz lisedeyken içki içiyodunuz dimi?
ks: aaa, yok hocam, hiç olur mu? hiç gördünüz mü?
m: lan içiyodunuz işte, bilmiyo muyum ben
ks: hocam, nerde gördünüz?
m: sorun da o, göremiyordum, bardan kahveye, parklara kadar basıyordum, yok, göremedim. ailelerinize de sordum, evde de içmiyordunuz
ks: ehi ehi
m: delikanlı gibi söyle, geceleri nerde içki içiyordunuz
ks: yaaa hocam....
m: söyle yahu, ne ben müdürüm ne sen öğrencisin artık
ks: okulun bahçesinde içiyorduk hocam, geceleri bi tek oraya gelmiyordunuz bizi dışarılarda aramaktan.
m: oğlum.... neyse...
Hayret, kimse "yurtlar da kurslar da tarikat cemaat yuvalarında badelenen çoluk çocukkarın sebebi hababam sınıfı" dememiş.
Bugün eğitimsiz eğitim politikası yap-boz tahtasına dönen eğitim sistemi kaynağı olarak da gösteren olmamış.
Doğrudur. Biz mesela kabataş erkekte okurken bu filmin etkisinde kalarak okuldan tünel kazmıştık, hayta bir arkadaşımız tünelin çıkışı okul önündeki yola denk geldiği için çıkışta ezilmişti.
Sonra bir arkadaşımız da tarih sınavında kopya çekmek için sobanın içine girmiş, sınava o gün gözetmen gelen hocanın hasta olması nedeniyle üşümesi ve sobayı yakması ile yanarak can vermişti.