Güzellik kavramı en göreceli altıdır. insan sevdiği bireyi, eşyayı vb. Hep güzel gorur. Tabi güzel olduğunu düşündüğün şey başkasına güzel gözükmeyebilir. Bu yüzden senin güzel algın başkasına göre garipsenebilir. Leyla ile Mecnun misali.
O dönemin krallarından biri mecnunun durumunu duymuş. Leyla yıl merak etmiş huzuruna getirtmiş. Vasatın altında alalade bir kadın. Sonra mecnunu getirtmiş huzuruna demiş;
- Mecnun nedir seni bu derde sokan. Leyla dediğin hareminde daha güzelleri var onlardan vereyim sana bukadar eziyet etme kendine.
Mecnun cevaben ;
- birde onu benim gözlerimden görseniz.
Göreceli bir kavram dedim gibi bu yüzden kimseyi garipseyip neyi güzelmiş demeli. Eleştirmemelidir. Sana güzel olan başkası için çirkin yada sıkıcı olabilir.
Güzellik kendini değil karşıdaki kişinin sizi övmesi demektir. Aynanın karşısına geçip yov no gozolom bo diyenler aldanmaktan başka bir şey yapamazlar.
genelde güzel insanlar çirkin insanlarla eşleşmeye meyillidir.
güzellik baskın ve kalıtsal olduğu için doğan çocuklar da güzel ve yakışıklı olur. biz buna ırk ıslahı deriz.
Güzellik kanımca güzel gözler, düzgün bir burun ve güzel bir dudakla olmuyor. Örneğin kemer burnu sahip olan bir kadının ya da erkeğin mimikleri konuşması ve size hissettirdikleri ile güzel oluyor. Yani siz güzel olduğunu düşünüyorsunuz. Tamamiyle sevdiğiniz hoşlandığınız kişinin size güzel gözükmesi olayı. Sadece kusursuz bir yüze ya da vücuda sahip insanlara olan aşkımız sevgimiz bu sebepledir ki uzun sürmüyor.
Şaka maka güzellik bakan gözdedir. Elbette evrensel, genelgeçer bir güzellik tanımı vardır.
Bir şeyin güzel mi çirkin mi olduğu konusunda insanların %90'ı uzlaşabilir.
Bunun dışında güzellik öznel bir değerlendirmedir. Yani bakan gözdedir.
izafiyet teorisi mi bu göreceli olsun. güzellik evrenseldir. aynı atadan gelme canlılarız, güzellik nasıl göreceli olsun. güzel atı, çirkin atı bile ayırt edebiliyorken insan güzelliğine göreceli demek yanlıştır.
kimisi botoks yaptırır, burun yaptırır, yağlarını aldırır, kaş yaptırır, orasını burasını yaptırır yine de bi boka benzemezken bazıları hiçbir şey yaptırmadan göz kamaştırır.
iç ve dış güzellik diye kavramlara ayırırken, daha doğrusu iç güzelliği dışına yansımış derken, güzelliğin hiçte dar bir bakış açısı olmadığını bize gösteren durum. hani derler ya, o senin güzel bakış açın diye. boş laf diye algılamamak lazım. bir insanın karakterinin güzel olması ve o karakter güzelliğini görmek, onun dış güzelliğini sizin gözünüzde tam olarak gördüğünüz hissettiğiniz gibi şekilleniyor. ya da birinin, sadece dış güzelliğini görüp, aşık olduğumuz gibi. yani iç veya dış, önemli olan güzelliğin olması. ve daha mühimi o güzelliği görmek istemek.