kişiden kişiye değişen tanımlama. bazen güzellik=iç güzellik olabilmektedir.velhasıl ataların dediği gibi:güzel huya kırk yılda doyulmaz;güzel yüze kırk günde doyulur.
anlatılan ile anlaşılan arasındaki uyumsuzluktur. çoğunlukla da yanılsamadır; ki insanların çoğu bu konuda çok iyi bir riyakardır.[onlar genel anlamda alım satım işlerine bakarlar]. anlaşılan ile anlatılan arasındaki uyumsuzluğu en iyi anlatan cümle de, esmeralda ile quasimdo arasındaki morjolojik farklılıktır. bu farklılığı az buz veren de sevgili insanlarımızın yorumudur. bundan dolayı, ruhu görünmeyen insanın; pazarda olan da vücududur. geneli de yorumlarını ve anlaklarını buna göre ayarlarlar.
Ben güzelim, Ey olümlüler! taşa oyulmuş bir rüyâ kadar,
Ve herbirinin sırasıyla kendini üstünde zedelemiş olduğu göğsüm
Şairlerde bir aşk esinlemek için yapıldı
Özdek kadar kımıltısız ve ölümsüz.
Gökyüzünde bir tahtta, gizemli bir sfenks,
Kuğuların aklığına kardan bir yürek eklerim;
Çizgilerin yerini değiştiren hareketten nefret ederim,
Ve hiçbirzaman ne ağlar ne de gülerim.
Muhtemelen en onurlu heykellerden üstlenmiş olduğum
Görkemli pozlarımın önünde şairler,
Çetin kalem çalışmalarıyla ömür tüketecekler;
Çünkü benim, o boyun eğmiş aşıkları büyülemek için,
Bütün şeyleri daha güzel gösteren lekesiz aynalarım var:
Gözlerim, benim büyük, ölümsüz parlaklıktaki geniş gözlerim!
'malına güvenme bir kıvılcım yeter,güzelliğine güvenme bir sivilce yeter' diyerek dış güzelliğin gelip geçici hatta bir emanet olduğunu belirtmek istediğim durum.Fakat ruh güzelliği kalıcıdır...