Sanki her adımında dışkılıyor gibiler. Yavrular büyüdükçe pislikleri de büyüyor. Hele bu sıcaklarda kokusu daha çok zorluyor. Etraflarında dolanan sinekler de cabası. Yavruları sevme imkanım olmasa izin vermem.
Şimdilerde annelerinin peşinde yeni bir tane erkek dolanıyor, çiftleşmek için yapmadığı kur kalmadı. Israrcı bir tip. Yahu bu 2. Erkek yüzünden anne yavruları doyuramıyor. Ben bir yandan, baba bir yandan dişiyi koruyoruz.
Ne olursa olsun izin vermeyeceğim. Yavrular uçtuktan sonra tekrar yavrulayamazlar. Yavrulara gelince; kuyrukları büyüyor, yakında uçup gidecekler.
birkaç gün önce rüyada bu kuşu görünce güzel bir haber alacağım diye umutlandığım, fakat bugün gelen olumsuz bir haberle de moralimin çökmesi sonucunda sırf kafamı dağıtmak için yürüyüşe çıktığımda karşıma birden ölüsünün çıkmasıyla şaşırdığım hayvan. dedim bugün benim güzel bir haber alma umudumun ölmesi gibi bu güvercin de ölmüş.
Bu sabah bir çiftini banyo penceresinde gördüğüm hayvan. gurug gurug diye konuşurlarken banyonun kapısına gidip uzaktan şöyle hımm diye kızarak baktım. ikisi de ben daha ses çıkarmadan biz de zaten çıkıyorduk deyip topukladılar.
evin çatı katında birkaç tane var ama hiç ilgimi çekmezdi.
babam şehir dışına çıkmak zorunda kalınca bakımlarını bana kitledi ve istemeyerekte olsa mecburiyetten kabul ettim.
babam geri geldi ama hala daha ben besliyorum çünkü o mecburiyet artık hazza dönüştü.
eline konup yemesi mi dersin, bazılarının takla atıp uçması mı dersin ya da kur yapmaları mı dersin. her halleri seyirlik.
artık her sabah daha fazla vakit geçirmeye başladık onlarla. ilk başta bilmememe rağmen şimdi sayılarını da biliyorum cinsiyetlerini de. hatta hepsine isim verdim.
3 tane yumurtadan çıkmış yavrum, 2 tane henüz yumurtada olan, toplamda 22 adet güvercinim var.
bu hayvanatlarla ilgili şöyle bir gözlemim oldu. kırıntıların çok olduğu o ilk an hep beraber güzelce gelip bir gurup olarak yiyiorlar. ama kırıntılar azalınca içlerinden bir tanesi diğerlerine baskın gelip onları yanından kovuyor. kalan sadece benim diyor. bu konuda insanlar mi güvercinlere çekmiş yoksa onlara biz mi öğretmişiz bu pis huyu bilemedim.
Adana'da kilidini kırdıkları kafesten 9 çift güvercin çaldıktan sonra kaçtıkları iddiasıyla 2 gençten çevredekilerce yakalanan 20 yaşındaki Mahmut D., zincir ve sopalarla dövüldü. D.'yi öfkeli grubun elinden kurtaran polis, diğer şüpheli 22 yaşındaki Cengiz K.'yı da yakalayıp gözaltına aldı. http://www.sozcu.com.tr/2...na-meydan-dayagi-1399808/
nefret edilesi hayvanlardan biridir, diğerleri deniz anası ve sivrisinek ama onlar doğalarının gereği gıcıklar ama bu güvercinler mal oldukları için gıcık olmayı seçmişler. yüz verince astar istiyor insandan kaçmıyor gitsin diye bakıyon o da sana tip tip güvercin bakışları atıyor uçmuyor da yürüyüşleri çok sersem zaten rakçı gibi kafa sallıyolar boş anında uçup adamı korkutuyorlar çok arsızlar. halbuki kargalar hatta minnacık serçeler bile daha akıllı uslu.
önceleri haberleşme için kullanılabilecek iyi aletlerden biri idi fakat ele alıp ya da karşısına oturup dertlesmesi daha iyidir.
bazen bakışlarında anlam bile yakalanır.
Koku kitabı ile ünlü patrick süskind in de eserinin adıdır aynı zamanda. Takıntılı ve kendini toplumdan soyutlamış bir değişik adamın öyküsü anlatılır.
Yaklaşık 70 sayfalık kolaylıkla okunabilecek şeker tadında bir kitaptır.
Eskiden posta işlerinde kullanıldığı için eski edebiyatımızda öncelikle haberci remzi olarak geçmektedir . Edebiyatta ayrıca yumuşaklılık , saflık , ürkeklik ve sessizlik sembolüdür .
Antep maraş urfa bölgesinde beslenen türüne "filo güvercini" denir. Diğer güvercin türlerinin tersine, Bu kuşlar gece de uçum yapar. Damlarda özel ışıklandırılma yapılır her kuş kendi damına gider. Damını bulamayan kuş başkasına tutulur. 20 - 25 bin liraya çıkan fiyatları vardır.
Suriye'deki iç savaş sebebiyle kuş fiyatları oldukça düşmüştür. Çünkü savaştan kaçan - kaçamayan suriyeliler yok pahasına kuşlarını ellerinden çıkarmaktadır.
beslemişliğim vardır havadaki şölenleri gözümün önünden gitmez yüzü aşkın güvercinim vardı hani kuşa değer biçerler ya benim için hiç önemi olmadı bu mevzu bahis hiç birini satmaya kıyamazdım tek bir kuşa para harcamıştım o da çatı kuytusuna gelen benım guvercın beslememe sebebiyet veren tek yaşamaz dediğim güvercin için bir tane daha alayım yaşayıp giderler öyle de oldu sonunu alamadık baktım yabancı kuşlarda geliyor kümes curcuna bir boy kümese de sığabiliyordu meretler kışları damıda akardı kar soğuğu dinlemez içini kurutmak için elimden geleni yapardım, uzatma kablosuyla da ampül çekmiştim soğuk ve karanlıktan korkmasınlar diye... gül gibi yaşayıp gidiyorlardı kuş gribi patlak verdi aile baskısı, ver onları demem mi ver kurtul onlardan bak bizi hasta edecekler neyse dayanamadım koydum kutuya götürdüm kuşçuya verdim dedim para mara istemez değerini bilene ver çocukların eline düşmesin hırpalanmasın kuşlar geldim eve bir burukluk oldu elinden yem yedirmeye yetiştirdiğin hayvanlar kova içindeki yem sesini duyunca üstüne çuhlanan o güzelim hayvanlar o havadaki yaptıkları akrobasiler çaldığım sandıklar yuva oluştursunlar diye kestiğim süpürgeler ilk kez yumurtadan çıkan yavrumun tüylenip ayaklanınca kazağımın altında ve odaya indirip peteğin altında ısıtmak mı dersin çok şey yapmasamda değerdi benım güzellerim için verdikleri değeri vermeye çalıştım her zaman, e aile de haklı patlak vermiş grip
küçücük gözleri, güzel kanatları olan ; masumiyetin simgesi bir kuş türüdür. sabahları erken kalkarsanız aralarında ki gurugugk grugugk sesleriyle konuşmalarını duyabilirsiniz.