Kimi zaman tercih değil,
Şartların sizi mecbur bıraktığı oldukça lezzetsiz bir hadisedir;
Yoksa kim her anı tetikte olmadan, insanlara güvenebilme konforuyla yaşamak istemez ki?
fazlası insanı yalnızlığa iter,
paranoyak biri haline getirir;
Dolayısıyla En güzeli kime güvenip kime güvenmemen gerektiğini ayırt edebilecek seviyede kendine güvenebilmek ve şüpheyi yaşam tarzı haline getirip hayatı kendine zehir etmemektir.
bir davranış biçimi. kendine güvenmemek mevzusunu ayrı tutuyorum tabii ki ama diğerleri için mesala; insanlara güvenmemek, çevreye güvenmemek, ve diğer çeşitli güvenmemek konuları insana mutsuzluk getiriyor mu getirmiyor mu diye düşündüm. hatta geçen bir arkadaşla konuştuk bu mevzuyu ondan açtım bu konuyu da zaten. kendisi dedi, güvenmemek aslında insanların kendi tercihi, ve bu kendi tercihinden mutsuz olduklarını sanmıyorum dedi. ve ekledi. - ama dedi ben mesela, hemen hemen herkese güvenirim dedi. dışarıyı göstererek, örneğin şuradan biri geldi yanıma mı oturdu, bir şey mi istedi, kalem istedi cart istedi curt istedi, konu açıldı, anlattıklarına güvenirim dedi. yine bir ama ekledi. fakat bu halimden son derece rahatsızım. insanların beni kandırabileceğini düşünmeme rağmen güveniyorum bir şekilde dedi. tabii ben dinleyici idim. ben de dedim ki o arkadaşa. - sen, insanlara güvendiğin için rahatsızlık duyduğunu söylerken, insanlara güvenmediğini söyleyen bir insanın mutsuz olmayacağını, mutlu olabileceğini söyledin. kendi için de düşünceni bilemem, müdahil olamam ama, çelişkiye düşmeden, içinden ne geliyorsa onu uygulamasın dedim. bilmiyorum iyi mi ettim söylemekle kötü mü. fakat düşündürücü bir muhabbetti. paylaşmak istedim.
Güvenmiyorsun güvenmiyorsun da e bu sefer açıkta kalıyorsun. Ona güvenme, buna güvenme kimle beraber olacağız. Bazen hayatını güzelleştirmek adına riskler almalısın diye düşünüyorum. Hayat, yediğin kazıkların toplamıdır. Harekete geçmezsen daha mutsuz oluyorsun. Vasat bir yaşanmışlık, hiç bir şey yapmamaktan iyidir. Çabalamak güzeldir.
güvenmemeye temkin dersek belki... ancak tam anlamıyla bir güvenmeme durumu bana kalırsa kötü sonuçlar doğuracaktır. düşünsenize, güven ortamının olmadığı bir milleti.
iş ortaklığı kurduğunuzu düşünün. kasayı bırakıp bir hafta taile çıkmak istersiniz, o ay açık çıkar mı çıkmaz mı diye ya tatile gitmezsiniz, ya da tatiliniz zehir olur.
gönül ortaklığı yaptığınız, cananım dediğiniz kişiyi arkada bırakıp askere gidersiniz; lakin askerlik zehir olur. her gün -tabir uygunsa- "acaba boynuzlanacak mıyım?" korkusuyla yaşarsınız.
o yüzden insan -yine bana kalırsa- insan yönünü ortaya çıkarıp, güven insanı olmalı; güven vermeli ve güven duymalı.
düşünsenize, en tepedeki cumhurbaşkanından, köy muhtarına; komşunuzdan, eşinize herkesin güvenilir olduğunu.