insan vücudunda her şeyin başı nasıl sağlık deniyorsa, insan ilişkilerinde de en önemli husustur güven duygusu. güvenimi yeniden kazandı diye bir cümle kurmak hiçte hiç kolay olmuyor. birine güven duymak, sevgini vermek seni bir sorumluluğa sokmamalı tam tersi, güven duyulan sevgi verilen kişiye sorumluluk düşüyor bu durumda. çünkü yıkmak kolay, yapmak zordur.
HAYATTAN NE ÖĞRENDiM?(mevlana)
--spoiler--
Sevmeyi öğrendim.
Sonra güvenmeyi...
Sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı olduğunu,
sevginin güvenin sağlam zemini üzerine kurulduğunu öğrendim
--spoiler--
Çok zor bir kavram. insanlar karşıdaki insana güvenmekte zorluk çekiyorlar. Bu gittikçe daha vahim hale geliyor. Neden böyle oluyor neden kimse kimseye güvenmiyor. insanın insanlara olan güveninin sarsılması aslında yaşam tecrübesinden geliyor. Bir daha güvenmem diyor kimseye. Oysa iyi insanlar hala var ben inanıyorum buna.
bu zamanda insanların birbirlerine kolay kolay duyamadığı, veremediği bir duygu. bazen öyle biri çıkar ki karşınıza, size göre tam güvenilecek biridir. en çok yapılan hata da ona bir anda tüm inancınızla güvenmektir. sonra yaşadığınız her hayal kırıklığında çok daha fazla üzülürsünüz. onun için bir kişiye güvenmeden önce, ne kadar güvenilir bir tip olursa olsun, onunla uzun bir zaman geçirmek gerekir; çünkü zaman, herşeyi gösterir.
suya yüz üstü kendini hiç kasmadan bırakabilme duygusudur. dümdüz durursun, hiç kıpırdamayacağım dersin ve ileri doğru bırakırsın kendini. ya dizlerini bükersin ya ellerini korunmak ister gibi öne doğru tutarsın. "ne var sanki canın mı acıyacak, betona atmıyorsun ki kendini" dersin ama o güven duygusunu kazanman çok zor olur. insan böyle midir ki, öyle olsak her allahın günü kandırılır mıydık?
edit: başlığı ben açmadım ama sanırım iyi bir açılış oldu.