özet geçilmeyecek kadar ayrıntıyla dolu.cümle yapmaya gelince içi boş kelimelere gebe. beklenen günlerden biriydi,beklenmedik tedirginlikler doğurdu. çok beklenen iyi ağırlanmaya hazırlanılmış,özenli sofraların baş köşesine oturtulmuş bugün,özensizce giyinmiş,gelmek zorunda kalmış bir misafir gibi girdi içeri. sohbet edecek tek konu yok,sofra kalabalık ama yalnızlığa çare değil hiçbiri. nasılda samimiyetsiz,nasılda kirli ve mutsuz. saçları dağınık ve kirli bi kadın gibi,ucuz ve bayat parfümü doluyor odaya,yemek ve sigara kokusuyla karışıyor ve koku... iz bırakan en büyük şey bi insan hafızasında. izleri kirli oldu bugünün ne yazık ve yalnız bırakan bugün,yalnız değil, ondan binlerce var ne acı...
şimdiden özeti belli aslında. yazıp yazıp sonra silip başa dönüp yeniden yazılan,sayfası eskimiş bi defter gibi.
çok beklenmişti oysa,çok istenmişti.geldi,gün aradığını buldu mu bilinmez ama günde aranılan bulunamadı o gerçek. ve her gerçek gibi acımasız,her gerçek gibi keskin...
gün daha şimdiden yalnız bırakan bi misafir oldu,kokusunu bırakıp gitmeye yol aldı. gitsin bakalım yenisi ve ne acı ki bir benzeri gelir mutlaka. ben yine aynı yalnızlığımla yenisini de çok beklerim biliyorum ne yazık...