günün özeti: dün gece beni hala sevdiğini düşündüğüm ve bir gün bana dönmeye çalışacağını düşündüğüm eski sevgilimin başka biri için içinden geçenleri yazdığı yazıyı okudum ve gördüm ki esasında beni dediği kadar sevmemiş. evet hayat daha karşımıza bakalım neler neler çıkaracak... günün özeti mi? tabiiki de boktan.
kendimi pis hissediyorum bugün olduğundan çok.yok bu mecazi değil lan!bildiğin pis! avuç içim terli,sulu sulu,ıslak... Ayağımın da altta kalır yok yani, sol ayağımın ilk iki parmağı öyle iğrenç gözüküyor ki, öööhhğğ!!! baktıkça midem kalkıyor hani genelde şişman,kilolu,duba deyzelerin ayak parmaklarında sarıyla yeşil arası bir renk olur ya ishal gibi hah öyle benim baş parmağım. farklı formlara girmiş bana bakıyor zavallıcak. suçu yok garibimin, bütün suç ismini bile bilmediğim basket oynadığım or.spu çocuğunun!!! nasıl da zıbarttı beni puşştt! ananskiii diye bağırıdığımda oralı bile olmadı ibine. etme bulma dünyası bir gün gelecek ben de skerticem o baş parmağını.
...
ne diyordum laan! hah pisim mna goyuuum. yüze bak piii..!!! sanki gündüz de güneş ışıklarını saçıyor etrafa. hele şu siyah noktalara ne demeli? üzüm üzüme baka baka kararırmış.peki siz neye baktınız ancuhklar? ziktirip gidin istemiyorum yüzümden. asalak olarak yaşıyorsunuz lan üzerimde! buldunuz yağlı kapı(!) çoğalın ibneler. nerde kaldı hak hukuk? sizi de yazdım kafama.sizi de skerticem çok yakında.hemi de yarın hah haaah haaaa, garniyel skin naçurel ilen. yeminle bahk çok zevk alacaksınız.
...
gün de bitti be! taşağklarım kaşınıyo. üzerinize afiyet yeni tıraşladım ehihi. ara da sıra daldırıp... Neyse, şincik o yağlı saçlarımla, beyaz ve siyah arasındaki griye çalan yastığıma başımı dayayıp cenin pozisyonunda yatağıma uzanmak istiyorum.
...
kendimi pis hissediyorum bugün olduğumdan çok.yok bu mecazi değil lan!bildiğin pis!
Öyle biryerdeyim ki.ne gitmesi mümkün, ne kalmasi mümkün
olan.öylece bir yerdeyim iste.vazgecmekle direnmek arasinda,akla karanin tam
ortasindayim..kaybetmenin arefesinde ,yeni bir hayatin esigindeyim,kalsam canim
yanacak, gitsem...
ağır çekim bir intihara meyilli, bilinçsiz tavırların. eğer bir yaratan olsaydı, bizi bu kadar yalnız bırakmazdı. tek gerçek büyük bir külfet olan bedenlerimiz, herkesin doyumsuz açlığını uyandıran.
Ayrılık ardından onunla yaşadığın eve girdiğin ilk anın getirisi en yakıcısından gözyaşları. Anılarını görmek, hatta bizzat o anıları tekrar tekrar yaşamak. Hiç gitmeyecek gibi olan boğazındaki yumruk. Yutkunamamak. Ağlayamamak. Konuşamamak. Arayıp dön diyememek bilmek ki en iyisi bu. Bu durumdan nefret etmek ve sonsuz sessizlik. Çokça sigara. Unutma isteğiyle içilen bira. Sızılan kanepe. Uyanıp yeniden içilen sigara ve bira.
Uzun bir süre sanırım her günümün özeti bu..
söz de izin günümdü ama aziz yıldırım'ın gözaltına alınmasıyla sabah erken saatte gelen telefondan sonra akşama kadar emniyet müdürlüğü önünde kamerayla nöbet tuttum. kısacası lanet olsun.