günün tek şiirlik özeti

entry399 galeri1 video2
    398.
  1. Hani erken inerdi karanlık,
    Hani yağmur yağardı inceden,
    Hani okuldan, işten dönerken,
    Işıklar yanardı evlerde,
    Eskidendi, çok eskiden.

    Hani ay herkese gülümserken,
    Mevsimler kimseyi dinlemezken…
    Hani çocuklar gibi zaman nedir bilmezken,
    Eskidendi, çok eskiden.

    Hani hepimiz arkadaşken,
    Hani oyunlar tükenmemişken,
    Henüz kimse bize ihanet etmemiş,
    Biz kimseyi aldatmamışken,
    Eskidendi, çok eskiden.

    Hani şarkılar bizi bu kadar incitmezken,
    Hani körkütük sarhoşken gençliğimizden,
    Daha biz kimseye küsmemiş,
    Daha kimse ölmemişken,
    Eskidendi, çok eskiden.

    Şimdi ay usul, yıldızlar eski
    Hatıralar gökyüzü gibi gitmiyor üstümüzden
    Geçen geçti,
    Geçen geçti,
    Geceyi söndür kalbim
    Geceler de gençlik gibi eskidendi
    Şimdi uykusuzluk vakti.
    3 ...
  2. 397.
  3. bi satırla bi milyon şey anlatılır...

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1078572/+

    bir iş var-orhan veli.
    2 ...
  4. 396.
  5. ölüyodun ölmedin
    ben bugün niye yaşıyorum
    gülmem gerek belkide
    neyse sen kapat ben ararım.
    0 ...
  6. 395.
  7. adobe illusrator gibi seviyordum seni,
    ama photoshop gibi vazgeçilmezimdin aynı zamanda,
    corel draw gibiydik bi o kadar karışık, bi o kadar derin.
    freehand gibi unutulduk.
    0 ...
  8. 394.
  9. Sabah kaktık erkenden
    Güneş vurdu tepeden
    Bahçede ki çimleri
    Kim biçeçek ezelden

    Anonim.
    0 ...
  10. 393.
  11. Memleketim

    Dört nala gelip Uzak Asya’dan

    Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan
    bu memleket, bizim.
    Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
    ve ipek bir halıya benziyen toprak,
    bu cehennem, bu cennet bizim.

    Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
    yok edin insanın insana kulluğunu,
    bu dâvet bizim….

    Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
    ve bir orman gibi kardeşçesine,
    bu hasret bizim…

    Nazım Hikmet Ran
    0 ...
  12. 392.
  13. kalbim dinamit kuyusu

    Beni, gözlerin götürür
    Gözlerin
    Aşkla, acıyla...
    Kuşatmışlar
    Sesimi, soluğumu
    Kesilmiş
    Tuz-ekmek payım
    Vurgunum
    Ve darda,
    Gözaltındayım.
    Dal, kor keser
    Penceremde açarsa
    Kuş, vurulur
    Üzerimden uçarsa.
    Ve hal böyle böyle,
    Yol bu yöndeyken
    Gelir,
    Ki her gelişinde
    Daha da içten
    Gelir,
    Soluk soluğa
    Benim olursun.
    Amansız sarmasında
    Kollarımın
    Esrik,
    Çığlık çığlığa
    Erir, kar gibi vücudun...
    Nicedir,
    Kahpe ağzında
    Bir salgın,
    Bir deprem gibi künyemiz.
    Nicedir,
    Başımıza zindan dünyamız.
    Biz ki
    Yarınıyız halkın,
    Umudu, yüzakıyız,
    Hıncı, namusu...
    Şafakları,
    Taa şafakları
    Hey canım,
    Kalbim
    Dinamit kuyusu...

    ahmed arif
    2 ...
  14. 391.
  15. bazen duyguların en yoğun olduğu hali yansıtır.

    "seni saklayacağım inan
    yazdıklarımda, çizdiklerimde,
    şarkılarımda, sözlerimde.

    sen kalacaksın kimse bilmeyecek
    ve kimseler görmeyecek seni,
    yaşayacaksın gözlerimde.

    sen göreceksin, duyacaksın
    parıldayan bir sevi sıcaklığı,
    uyuyacak, uyanacaksın.

    bakacaksın, benzemiyor
    gelen günler geçenlere,
    dalacaksın.

    bir seviyi anlamak
    bir yaşam harcamaktır,
    harcayacaksın.

    seni yaşayacağım, anlatılmaz,
    yaşayacağım gözlerimde;
    gözlerimde saklayacağım.

    bir gün, tam anlatmaya,
    bakacaksın,
    gözlerimi kapayacağım,
    anlayacaksın."
    2 ...
  16. 390.
  17. "Neler yapmadık bu ülke için.
    Kimimiz öldük,
    kimimiz nutuk söyledik. "

    Orhan Veli
    3 ...
  18. 389.
  19. tahir olmakta ayıp değil zühre olmakta
    hatta bu sevda yüzünden ölmekte ayıp değil
    seversin dünyayı ama o bunun farkında değil
    ayrılmak istemezsin ondan ama o senden ayrılacak
    -sen elmayı seviyorsun diye elmanında seni sevmesi şart mı-....
    1 ...
  20. 388.
  21. Bir müzik ki isyanın sesini adaletsizce bastıran, şartlar eşit olmayınca, toma ne kadar görkemli bir enstrüman öyle değil mi Beyoğlu? - can bonomo.
    2 ...
  22. 387.
  23. yaşamayı bilseydim yazar mıydım hiç şiir?
    Yaşamayabilseydim yazar mıydım hiç şiir?

    -yaşama!
    -ya bilseydim?

    Yazar:mıydım
    Hiç:şiir.

    ismet özel.
    3 ...
  24. 386.
  25. o şimdi ne yapıyor?
    şu anda, şimdi, şimdi?
    evde mi, sokakta mı,
    çalışıyor mu, uzanmış mı, ayakta mı?
    kolunu kaldırmış olabilir,
    hey gülüm,
    beyaz, kalın bileğini nasıl da çırçıplak eder bu hareketi!

    o şimdi ne yapıyor?
    şu anda, şimdi, şimdi?
    belki dizinde bir kedi yavrusu var, okşuyor.
    belki de yürüyordur, adımını atmak üzeredir.
    her kara günümde onu bana tıpış tıpış getiren
    sevgili, canımın içi ayaklar!..
    ve ne düşünüyor?
    beni mi?
    yoksa, ne bileyim
    fasulyenin neden bir türlü pişmediğini mi?
    yahut, insanların çoğunun
    neden böyle bedbaht olduğunu mu?
    o şimdi ne düşünüyor?
    şu anda, şimdi, şimdi?

    nazım hikmet
    3 ...
  26. 385.
  27. Birbirini tamamlamak üzere var olanlar
    birbirini tamamlamıyor,

    kendime dökülüyorum,
    içime.
    1 ...
  28. 384.
  29. bir yanlışlık var
    sen bu denli güzel
    ben bu denli sevdalı
    olmayacaktık.

    aziz nesin.
    1 ...
  30. 383.
  31. shutthefuckup dedi
    ve bunu çok nazik söyledi
    sanki bir küfür değilmiş
    sanki bana seslenirmiş gibi
    madafaka dedi
    ve bunu çok dertli söyledi
    bela okuma dedim
    bana karışamazsın sen
    shutthefuckup dedi ve gitti.

    yazan: keşke ben olmasaydım.
    0 ...
  32. 382.
  33. "anladim
    bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını,kendimi bulduğumda anladım.
    herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,
    kendi yolumu çizdiğimde anladım..
    bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak,dinleyerek değil..
    bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım..
    yüreğinde aşk olmadan geçen hergün kayıpmış,
    aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım..
    acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden,
    neden hiç ağlamadığını anladım..
    ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş,
    gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde anladım..
    bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği
    acıtabilirmiş,
    çok acıttığında anladım..
    fakat,hakedermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,
    gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terkettiğinde anladım..
    yalan söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet,
    yüreğini elime koyduğunda anladım..
    ''sana ihtiyacım var, gel ! '' diyebilmekmiş güçlü olmak,
    sana ''git'' dediğimde anladım..
    biri sana ''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum'' diyebilmekmiş sevmek,
    git dediklerinde gittiğimde anladım..
    sana sevgim şımarık bir çocukmuş,her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan,
    büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım..
    özür dilemek değil, ''affet beni'' diye haykırmak istemekmiş pişman
    olmak,
    gerçekten pişman olduğumda anladım..
    ve gurur, kaybedenlerin,acizlerin maskesiymiş,
    sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,
    yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..
    ölürcesine isteyen,beklemez,sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi,
    beni afetmeni ölürcesine istediğimde anladım..
    sevgi emekmiş,
    emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş..."

    can yücel

    umarım anlamışımdır, can baba
    1 ...
  34. 381.
  35. Sen herşeyi süpürebilirsin; sonbaharı süpüremezsin
    yalnızsa sürekli bir sonbaharı süpürür hep..

    Düşünemezsin.

    Yanar sobasında yalnız'ın üşüyen bakışları.
    Lambasında karınlığa dönük bir ışık titrer sönük-sönük.
    Penceresi dışına kapanmıştır kapısı içine örtük.

    Yalnız bin yıl yaşar kendini bir an'da.

    Yalnız'ın nesi var nesi yoksa tümü birdenbire'dir.

    Yalnız bir ordudur kendi çölünde..
    Sonsuz savaşlarında hep yener kendi ordusunu.

    Yalnız'ın sakladığı bir şey vardır;
    Boyuna yerini değiştirir boyuna onu arar... Biri bulsa diye.

    Yalnız hem bilgesi hem delisidir kendi dünyasının.
    Ayrıca; hem efendisi hem kölesidir kendisinin.
    Tadını çıkaramaz görece'siz dünyasında hiçbirisinin.

    Yalnız sürekli dinleyendir söylenmemiş bir sözü.

    Sözünde durması yalnız'ın yalancılığıdır kendisine..
    Hep yüzüne vurur utancı. O yüzden gözlerini kaçırır gözlerinden.

    Yalnız'ın odasında ikinci bir yalnızlıktır ayna.

    Yalnız hep uyanır ikinci uykusuna.

    Yalnız kendi ben'inin sen'idir.

    Bir sözde saklanmış bir yalanı bir gözde okuduğundan
    bakmaz kendi gözlerine bile.

    Her susadığında o kendi çölündedir.

    Kendi öyküsünü ne anlatabilen ne de dinleyebilen.
    Kendi türküsünü ne yazabilen ne söyleyebilen.

    Bir zamanlar güldüğünü anımsar da...
    Yoğurur hüzün'ün çamurunu avuçlarında.

    Yalnız aranan tek görgü tanığıdır
    yargılanmasında kendi davasının..
    Her duruşması ertelenir kavgasının.

    Yalnız hem kaptanı hem de tek
    yolcusudur batmakta olan gemisinin..
    Onun için ne sonuncu ayrılabilir gemisinden ne de ilkin.

    Yalnız'ın adı okunduğunda okulda ya da yaşamda..
    Kimse "burda" deyemez.. Ama yok da..

    Uykunun duvarında başladı..
    Önceleri bir toz gölgesi sanki; sonra bir yumak yün gibi.
    Ama şimdi iyice görüyor örümceğin ağını gün gibi.

    Yalnız duymuş olduğunun sağırı görmüş olduğunun körüdür..
    Ölür ölür öldürür.. Öldürür öldürür ölür.
    Duyduklarını unutur duyacaklarını düşünür.

    Yalnız'ın adına hiç kimse konuşamaz..
    O kendi kendisinin sanığıdır.

    Yalnız önceden sezer sonra olacakları..
    Paylaşacak biri vardır; anlatır anlatır ona olanları olmayacakları.

    Her leke kendisiyle çıkar.
    YALNIZLIK PAYLAŞILMAZ.
    PAYLAŞILSA YALNIZLIK OLMAZ.

    ÖZDEMiR ASAF.
    2 ...
  36. 380.
  37. Sana anlattıklarım neleri susuyor bir bilsen, ve anlatmadıklarım neleri söylüyor.
    Boğazımı yırtarcasına susuyorum ya verilmekten yıpranan cevaplardayım, ya sorulmamaktan solan sorularda.
    Sen ıslatmasını bilmeyen bir yağmur oldun her akşam, ben ıslanmasını bilmeyen ahmak. Bu yüzden aşık olamadık sırılsıklam.
    0 ...
  38. 379.
  39. gömülüyorum boğazıma kadar
    kuru yapraklara
    kendi dalını kendi silkeliyor
    ne zaman
    seni düşünmeye
    dibine çöksem bir ağacın
    üstelik
    mevsim ' Senbahar'

    Servet Afşar.
    1 ...
  40. 378.
  41. Nefestin her sabah içime çektiğim ve uykuydun dirensem de içine düştüğüm,
    Sensizlik hayal gücümü zorluyor verdiğin cevaplarda bana hatırlattığın zamanlar,
    Görmemek, fark etmemek mümkün değil en karalık gecede bile o güzel yüzünü,
    Oysa görmezden gelmem gerekirse ne yapacağımı hala düşünmüş değilim,
    Biliyorum güzel şeyler güzel şeylere gebedir güzel olması isteniyorsa eğer,
    iyimserlikler içinde geçen günlerin sonunda mutlu olmakta var üzülmekte,
    Her zaman her yeni bir gün bir önceki günden güzel mi olmalı yani?
    Güzellik değilde seninle olmak vardı şimdi,
    Sabahın ilk ışıklarında uyku mahmuru o güzel yüzüne aşkla bakıp,
    Yanağına bir öpücük kondurmak vardı,
    tutup elinden bilmediğin bilmek istemediğin yerler gitmek vardı,
    Seninle neresi olursa olsun güzel, neresi olursa özeldi çünkü,
    Seninle olmak vardı şimdi,
    Kokunu içime çekip varlığınla var olmak vardı...
    4 ...
  42. 377.
  43. Türk milleti gariptir.
    Her lafı kaldırmaz.
    ibne dersin kızar ama
    Siksen aldırmaz.

    Bu şiir böyle değil miydi? Heheh.
    1 ...
  44. 376.
  45. Üryan geldim gene üryan giderim
    Ölmemeğe elde fermanım mı var?
    Azrail gelmiş de can talep eder
    Benim can vermeye dermanım mı var?

    Dirilirler dirilirler gelirler
    Huzur-u mahşerde divan dururlar
    Harami var diye korku verirler
    Benim ipek yüklü kervanım mı var?

    Karac'oğlan der ki, ismim öğerler
    Zehir oldu yediğimiz şekerler
    Güzel sever diye itham ederler
    Benim Hakk'tan özge sevdiğim mi var?
    2 ...
  46. 375.
  47. Ansızın değildi girişin kalbime,
    Adımların emin olmasa da gelişin ağır ağırdı,
    Bu yüreğe neler hissettirdin şu 5 günde bir bilsen,
    Bir bilsen kendine aşık olur ve beni anlardın,
    Bir bilsen...
    0 ...
  48. 374.
  49. bir deniz kıyısında otur
    biralar sensiz bitsin bırak
    bak sağına soluna işe denize
    siktir et hayatı çırak.

    gukla.
    6 ...
© 2025 uludağ sözlük