günün hadisi

entry162 galeri25 video1
    148.
  1. 151.
  2. Bulaşıcı Hastalıkların Yayılma Sebebi

    - Abdullah bin Ömer -radıyallâhu anh- şöyle nakleder:

    ~ “Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bize yönelerek şöyle buyurdu:

    «Ey Muhâcirler cemaati! Beş şey vardır ki, onlarla mübtelâ olduğunuzda, -ben sizin o şeylere erişmenizden Allâh’a sığınırım-. Onlar şunlardır:

    1⃣.Bir milletin içinde zinâ, fuhuş ortaya çıkıp nihâyet o millet bu suçu alenî olarak işlediğinde, mutlaka aralarında vebâ salgını ve daha önceki milletlerde vukû bulmamış başka hastalıklar yayılır.

    2⃣.Ölçü ve tartıyı eksik yapan her millet, mutlaka kıtlık, (bereketin kalkması) geçim sıkıntısı ve başlarındaki hükümdarların zulmü ile cezâlandırılır.

    3⃣.Mallarının zekâtını vermekten kaçınan her millet, mutlaka yağmurdan mahrum bırakılır (kuraklıkla cezalandırılır. Hattâ) hayvanları olmasa onlara hiç yağmur yağdırılmaz.

    4⃣. Allâh’ın ahdini (emirlerini) ve Rasûlü’nün sünnetini terk eden her milletin başına mutlaka Allah kendilerinden olmayan bir düşmanı musallat eder ve düşman o milletin elindekilerden bir kısmını alır.

    5⃣. imamları Allâh’ın Kitâbı ile amel etmeyip Allâh’ın indirdiği hükümlerden işlerine geleni seçtikçe, Allah onların hesâbını kendi aralarında görür, (yani fitne, fesat ve anarşi belâsına mâruz kalırlar.)»”

    -ibn-i Mâce, Fiten, 22; Hâkim, IV, 583/8623
    4 ...
  3. 152.
  4. 153.
  5. "bir yerde vebâ olduğunu işittiğinizde oraya girmeyiniz. Bir yerde vebâ ortaya çıkar, siz de orada bulunursanız, hastalıktan kaçarak oradan dışarı çıkmayınız."

    (buhârî, tıb 30; müslim, selâm 98)
    5 ...
  6. 154.
  7. 155.
  8. 156.
  9. kim bilerek benim ağzımdan yalan uydurursa cehennemdeki yerine hazırlansın. buhârî, ilim, 38.

    mütevatir bir hadistir. Yani peygamber efendimizin söylediğinden yüzde yüz eminiz demektir.

    mütevatir hadis, sahabeden itibaren her devirde yalan üzerinde birleşmeleri aklen tasavvur olunamayan topluluklar tarafından rivayet edilen hadistir. başka bir ifade ile, mütevâtir haberin şartlarını kendisinde toplayan hadistir.
    1 ...
  10. 157.
  11. 159.
  12. 160.
  13. Ebu Said el Hudrî anlatıyor:
    - "Peygamberle birlikte Benû Mustalık Gazası'na çıktık. Ve Arap tutsaklarından tutsaklar elde ettik. O sırada kadınlar iştahımızı çekti. Bekarlık çok güç gelmişti bize o günlerde. Ve *azil yapmak istedik. istiyorduk azil yapmayı. Ancak, 'Peygamber aramızdayken ona sormadan nasıl azil yapacağız?' dedik ve gidip peygambere sorduk. Peygamber de azil yapmamakta sizin için bir sakınca yoktur. (Yapabilirsiniz de. Yapmaya bilirsiniz de.) Ama bilin ki, kıyamet gününe değin meydana gelecek bir yavru, ne olursa olsun meydana gelir."
    (Bkz. Buhari, e's-Sahih, Kitabu'l-Itk/13; Tecrîd, hadis no: 1596; Müslim, e's-Sahih, Kitabu'n-Nikâh/127, hadis no: 1438; Ebu Davud, Sünen, Kitabu'n- Nikâh/49, hadis no: 2170.)

    *Azl/azil= cinsel ilişki sırasında erkeğin, meniyi kadının cinsel organına boşaltmadan çekmesidir. Kısaca: meniyi kadınlık organının dışına boşaltmak.

    Not1: Dikkat edilirse burada söz konusu olan tutsak kadınlardır.
    Not2: Ayrıca Bkz. Diyanet yayınlarından Tecrid, 1596 numaralı hadis,
    3 ...
  14. 161.
  15. 162.
  16. “Peygamber nerede güzel bir kadın görse hemen eve koşar, hanımı Zeynep’le cinsel ilişkiye girerdi!” (Buhari, ‘Hibe’, 8)

    "Peygamber benimle nişanlandı (nikah akdi); ben o sırada 6 yaşındaydım. Ve ben dokuz yaşındayken benimle gerdeğe girdi.” [Müslim, Nikah, 71.]

    Ebeveynlerimi islam'ın ardından akıl yaşına ulaştığımdan beri gördüm [yani ergenlik]. Bir gün bile geçmedi ki Peygamber hem sabahları hem de akşamları bizi ziyaret etti.” [Buhari, Book 8, 465.]
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük