istanbulun yakın tarihin özeti gibi duran küçük bir semtidir. 1940'lara kadar bütün semt patrikhane'ye bağlı bir papaz'a* aitti. ardından malum sebeplerden ötürü papaz çiftliği satmak zorunda kalır*, başta balkanlardan gelen göçmenlere ve diğer anadolunun bağrından gelen birkaç aileye satar ki bunlar da akrabalarını çağırmak suretiyle Türklerin anadoluya girişi misali ekmek davasına insanlar da akın akın güneşliye yerleşir. 25 yıl önce herkesin birbirini tanıdığı, evlerin iki kattan yüksek olamadığı, meydanın dahi asfalt bulunmayan bir semtçik iken, 90'lara doğru artan göç dalgalarıyla artık değil boş arsa, yürünecek kaldırımın dahi bulunmadığı, meydanın gezerken 5 farklı etnik dil duymanızın mümkün olduğu * bir semte dönüşmüştür. vaktiyle istabulun başka semtlerine oranla daha ucuz olduğundan, bir çok şirket buraya plaza, genel merkez binası inşa ettirmiştir. **** bu yetmezmiş gibi 95lerden sonra bir de outlet mağazaların açılmasıyla tüketim çılgınlığının başkenti durumuna gelen güneşli, bağcılar belediyesinin** başarılı çalışmalarıyla ayrı semt iken ve belediye olabilecekken, mahalle statüsü verilmiştir.
Akşamları kafa dinlemek isteyenlerin plevne parkına kaçtıkları, daha da rahat etmek isteyenlerin semtten kaçtıkları *, doğup büyülesi kısmetse hiç terk edilmeyesi güzel semt.
ismi her ne kadar güneşli yaz günlerini hatırlatsa da, yazın ortasında bile çamura batabilmeniz olası, istanbul'un en çekilmez ve yaşanması mümkünsüz semti. ulaşım imkanı oldukça zorlu. iş çıkışı eve dönüş yolunu çileye çeviren nadide trafiğe sahip biricik yaşam yuvası! hürriyet medya towers'ı da bünyesinde barındıran enteresan alan. sevimsiz.
bünyesinde, evren gibi göçmen kazak türklerinin ikamet ettiği bir mahalleyi ihtiva eder. asıl adı güneşli kazakkent olarak bilinir. 80 ihtilali ve sonrasında kazakkent nitelemesi alınarak evren mahallesi adı verilmiştir bahsettiğim yere.
1992 yılında bakkalın zor bulunduğu, gariptir ki bakkalın zor bulunduğu yerde metro grosmarket vardı, vasıtanın hemen hemen hiç olmadığı, taşındığımız sitede evlerde koyun beslendiğine canlı şahit olduğum, o zamanlarda medeniyetin olmadığı bir yerdi. eskiye nazaran şimdi çok daha iyi olmasına rağmen vasıta problemi hala vardır. merkezi yerlere ulaşım tam bir çiledir. 19 senedir buradayım, hiçbir zaman sevmedim. gop'tan buraya geldik, ama gönlüm hala gop'tadır.
günden güne trafiğin ve nüfusun arttığı, kar yağdığında yolları çamura dönen ve bununla ilgili belediyenin hiçbir çalışma yapmadığı, 20 yıldır yaşamaktan nefret ettiğim bağcılar'a bağlı semt. sevmiyorum seni güneşli.
Bin dokuz yuz bes'in bulunduğu yerdir. Üst tarafları tekin ama aşağısı tam bir felakettir. Bir kere aşağı tarafa doğru inerken önümü keserek para istemişlerdi.
Gitmemeniz şiddetle tavsiye edilen yer. Hatta tavsiye az kalır imkanınız varsa yakınından dahi geçmeyin.
Çok önemli not: abartı yok. Gitmeseniz bile bir şey eksilmez zaten hayatınızda.