Deve kuşu zihniyetlidir. gözünün önüne karanlıksı perde inince kendini tüm sorunlarından ve olumsuzluklarından arınmış hissederek kendini ideal bir model olarak gören insandır. önemli olan, fiziksel duruşunun bir olumsuzluk olmadığını görememesidir, taktığı camla karakterini ahenklendirdiğini zanneder, bu açıdan da kendi içindeki paradoksları yaşayan insan kişisidir.
güneş gözlüğü takmadığı zaman havasında olmayan gençtir kanımca. sadece güneş gözlüğü taktığında havaya girer bu gençler. uzak durulası gençlerdir. ayrıca bunların güneş gözlüğü takınca havaya giren yetişkinleri mevcuttur. *
bir de bunların pazardan 10 milyonluk gözlük alıp, o gözlüğü çok pahalıymışçasına gösterip havaya giren versiyonları vardır. özellikle tikiyieem diye geçinen kızlar kolpa hepsi.. *
genellikle ray ban klasik model kullanan gençtir. hayır hastasıyım o gözlüğün yıllardan beri fakat son bi kaç yılda öyle bi hortladı ki mübarek ne kadar zıbıdı varsa ya gözün de ya başın da ya elinde. ayrıca meyilli kişiyi en çok havaya sokabilecek gözlük modelide budur. bir maymunu bile karizmatik, çekici gösterme durumu vardır bu gözlüğün. ha ben de o yüzden kullanıyorum ayrı.
vardır böyle bir genç. hatta her genç bir ara böyleydi.
sanki "güneş gözlüğü alana lateks pantolonla altı baklava karın kası hediye" gibi bi durum vardı.
gözlüğün kulağa oturmasıyla al pacino olurlar bunlar. aslında mahsun kırmızıgül olmuşlardır da farkında değillerdir. hani transa geçmek diye bir tabir vardır. işte o değil. bunlar milleti transa geçirirler, ya da öyle olduğunun tahayyül ederler. etrafta herkesin kendisine bir ilgi bir alaka gösterdiklerini düşünürler ki değme gitsin. gereksiz bir sertlik takınma, kasım kasım bir kasıntı.
metroda bu tiplere çok sık rastlanır. metrodan inince gözlüğü çıkaranları bile vardır. yazık! bir güneş gözlüğünden çok şey bekliyorlar farkında olmadan.
ilk maaşı ile almıştır o gözlüğü ve herkes kendisine bakıyormuş gibi hisseder bu genç. gözlük gerçekten güzel olsa bile, çıktığı anda tüm bakışlar başka yöne döner.