güneşin vücuda verdiği yararlara dem vuran söz. güneşin cilde, kemiklere ve türlü türlü bölgeye olan katkılarından ötürü evine güneşi sokan kişinin doktorla işi olmaz. olsa bile ona hasta doktor ilişkisi denmez.
iskandinav ülkelerindeki doktor çokluğunun nedeni. hatta abartıp, cenaze levazımatçısı girer de denilebilir, çünkü gün ışığından yoksunluk depresyon nedenidir.
güneşin vücudumuz için ne kadar önemli olduğunu vurgulayan söz. ama bana daha çok doktorların uydurması gibi geliyor, zorla kendini davet ettirme metodu sanki. girmiyorsa girmiyor arkadaş, belki ben dışarda alıcam d vitaminimi, illa senin mi gelmen lazım eve? hayret bişey ya...
yeteri kadar güneşlenip vücudun ihtiyacı olan d vitaminini güneşten karşılayan kişilerde tüm kanser türlerinin görülme olasılığının yüzde 88 oranda azaldığı,kalp-damar hastalıklarının yüzde 66 oranda azaldığı,diyabet olasılığının yüzde 53 oranında azaldığı,tüm nedenlerden ani ölüm riskinin ise yüzde 35 oranda azaldığı düşünülürse, ne kadar doğru olduğu anlaşılacak olan sözdür..
tarih boyunca da veba gibi salgınların hep kuzey ülkelerde olmasının nedeni güneş faktörüdür..çünkü güneş ışınları sayesinde deride sentezlenen d vitamini vücutta 200'den fazla doğal antibiyotik üretilmesini sağlıyormuş..gerisini siz hesaplayın..
bizim binayı çizen mühendisin afedersiniz götünden anladığı atasözü.
ulan kazma hadi bi odayı batı cephe yaptın iki odayı batı cephe yaptın lan 4 tane odayı batı cephe yapmayı nasıl başardın mınıskim? saat 2 den akşam güneş batana kadar güneş alır mı lan bi ev dalyarak. yandım mnskim.
edit: gün ışığı girmeyen eve doktor girer şeklinde değiştirilmesini talep ettiğim atasözü ayrıca.