"dünyada her gün, her gün güneş doğarken deri değiştiriyor, yepyeni terütaze oluyor. insan, her insan, eğer insansa, her gün, her gün tan yerleri ışırken yeniden doğuyor."
Yeni bir gün yeni sayfalar demektir henüz yazılmaya başlanmadılar oysa...
Sabah kahvaltımın ardına yaptığım şekersiz Türk kahvem ve karşımda Karadeniz; hırçın asi ,mücadele eden kuşlar ve silik balık siluetleri, fikir yağmuru, dalgaların yanıltan gürültüsünün altında bilinmezlikler gelecek gibi belirsiz, bazen ürkütücü.
Kahvemin yanına olmazsa olmazım; sigaramı yakıyorum, bu sigarayla birlikte dünü ve geçmişimi.
Oyunlar sahneleniyor akıl tiyatrosunda, bu günümün kurgusudur hayallerimle süslediğim...
Yeni gün yeni zaferler ve yenilgiler...
Sahnelenecek bugün, ne kadar beğenilir/ beğenilmez bilemiyorum.
akla teletapiler gelir ama onların da zihinsel engelliler için bir nevi eğitici program olması hüzünlendirir. sktr et telatabileri deyip, open air fest düşünülür.
kimi zaman sevgili, kimi zaman sevilen ama ulaşılamayan.
kimi zaman gurbetteki dost, kimi zaman aile.
gurbetçi için memleket, memleket için ulu önder kimi zaman.
hava aydınlanmaya başladığında yeni bir gün.
belki yarın birini kaybedebilirsin, üzücü.
ama kazanabilirsin de.
günün getireceği para olabilir.
kör kurşun da gelebilir, eros un oku da.
anı yaşa!
herşey bir saniye.
gülmen de, ağlaman da.
bir haber, bir omuz, bir arkadaş, bir anne...
anında değiştirebilir hayatını, kaderini.
umutla bakmalı insan yarınlara, umutla bakmalı ki; güneş hep doğsun güzel ülkeme.
iyi sabahlar...